Allah, "Peki süre verilenlerdensin." dedi.
- Allah, "İşte o belli vaktin geleceği güne kadar sen süre verilenlerdensin" dedi.
(80, 81) (Allah) "Bilinen vaktin gününe kadar zaman verilenlerdensin." demişti.
Dedi ki, "Sana süre verilmiştir;"
Allah, "Peki süre verilenlerdensin." dedi.
"Sen, süre verilenlerdensin,
Dedi ki: "Madem öyle, sana süre verilmiştir!"
(Allah) buyurdu ki: "Peki, sen artık kendisine süre tanınanlardan birisin;
Buyurdu: "Peki, süre verilenlerdensin."
Dedi ki: "O halde, süre tanınanlardansın."
(80-81) (Allah): "Haydi belirli bir vakte kadar geri bırakılanlardansın." buyurdu.
(Allah) "Peki, (öyle olsun)!" dedi, "Sen mühlet verilenlerden oldun,
(80-81) Allah, şöyle dedi: "Sen o bilinen vakte (kıyamet gününe) kadar mühlet verilenlerdensin."
Haydi buyurdu: geri bırakılanlardansın
Buyurdu: "Haydi sen süre verilenlerdensin."
Dedi ki: "O halde süre tanınanlardansın."
Buyurdu: "Haydi sen mühlet verilenlerdensin".
Buyurdu ki: Sen, şüphesiz ertelenensin,
-Sen, süre verilenlerdensin, dedi.
Allah: "Haydi sana mühlet verildi!"
(Allah) buyurdu: "Muhakkak ki sen süre tanınanlardansın!"
Dedi ki, 'Sana süre verilmiştir;'
Allah, "Peki süre verilenlerdensin." dedi.
He said: "You are respited. "
He said: “Thou art of those granted respite
He said, ‘You are among the reprieved
He said, "You are respited.
He said: "You are respited."
He said, "Then, you are granted respite,"