Onlar ki Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir, başlarına gelene sabrederler, salatı ikame ederler, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden infak ederler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ellezine | onlar ki | |
2 | iza | zaman | |
3 | zukira | anıldığı | ذكر |
4 | llahu | Allah | |
5 | vecilet | titrer | وجل |
6 | kulubuhum | kalbleri | قلب |
7 | ve ssabirine | ve sabrederler | صبر |
8 | ala | (başlarına) | |
9 | ma | edene | |
10 | esabehum | isabet | صوب |
11 | velmukimi | ve ayağa kaldırırlar | قوم |
12 | s-salati | salatı | صلو |
13 | ve mimma | ve şeylerden | |
14 | razeknahum | kendilerini rızıkandırdığımız | رزق |
15 | yunfikune | (Allah yoluna) harcarlar | نفق |
Onlar, Allah anıldığında kalpleri ürperenler, başlarına gelene sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve verdiğimiz rızklardan Allah rızası için harcayanlardır.
Onlar Allah anıldığı zaman kalpleri titrer; başlarına gelene sabreder, namaz kılar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden infak ederler.*
Onlar öyle kimselerdir ki, ALLAH'tan söz edildiğinde yürekleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, salatı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan yardım için harcarlar.
Onlar ki* Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir, başlarına gelene sabrederler*, salatı ikame ederler*, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden infak* ederler.
Onlar Allah anılınca yürekleri titreyen, başlarına gelenlere sabreden, namazı tam kılan ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayra harcayan kimselerdir.
Onlar, öyle kimselerdir ki, Allah anıldığında yürekleri ürperir ve başlarına gelene karşı dirençli olurlar. Namazı dosdoğru kılarlar; kendilerine geçimlik olarak verdiklerimizden de yardımlaşmak amacıyla paylaşırlar.
Onlar ki, ne zaman Allah anılsa kalpleri saygıyla ürperir ve başlarına gelen şeylere sabrederler; üstelik namazı hakkını vererek kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan çömertçe sarf ederler.
Onlar öyle insanlardır ki, Allah anıldığında kalpleri titrer; başlarına gelene sabrederler, namazı gözetirler. Ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan infak ederler.
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir; kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
Ki Allah anıldığı zaman, kalpleri oynar; kendilerine gelen musibete sabreder; namazı devamlı kılar ve kendilerine verdiğimiz şeylerden başkalarına dağıtırlar.
Onlar ki, ne zaman Allah'tan söz edilse kalpleri saygı ve sakınmayla titrer; (onlar ki) başlarına gelen her türlü darlığa, sıkıntıya göğüs gererler; salatta devamlı ve duyarlıdırlar; ve kendilerine verdiğimiz rızıktan başkalarına da harcarlar.
Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen musibetlere sabreden, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir.
Ki Allah anıldığı vakıt kalbleri oynar ve kendilerine isabet edene sabırlı ve namaza devamlıdırlar ve kısmet ettiğimiz şeylerden infak da ederler
Onlar ki Allah anıldığı zaman kalbleri titrer. Başlarına gelene sabrederler, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yoluna) harcarlar.
Onlar ki, Tanrı anıldığı zaman kalpleri ürperir; kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
(Öyle mutıy' ve mütevazi' olanlar ki) Allah anılınca onların kalbleri kork (u ile oyn) ar. Onları kendilerine isaabet eden (mihnetlere, zorluklara) sabredenlerdir. Namazı dosdoğru kılanlardır. Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allah için) harcarlar.
Onlar ki; Allah anıldığı zaman kalbleri titrer. Başlarına gelenlere sabr eder, namaz kılar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan infak ederler.
Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, namaz kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan bağışlarlar.
Onlar ki; yanlarında Allah anıldığında kalpleri saygı ile ürperir. Başlarına gelen dertlere sabrederler. Namazlarını hakkıyla ifa eder, Allah'ın kendilerine nasib ettiği nimetlerden, O'nun rızasında harcayıp dururlar.
Onlar ki, "Allah" anıldığında o anlam şuurlarında haşyet oluşturur.. . Kendilerine isabet edenlere sabredenler ve salatı ikame edenlerdir. . . Kendilerini beslediğimiz yaşam gıdalarından, başkalarına da bağışlarlar.
Onlar öyle kimselerdir ki, ALLAH'tan söz edildiğinde yürekleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan yardım için harcarlar.
Onlar ki Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir, başlarına gelene sabrederler*, salatı ikame ederler*, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden infak* ederler.
Those who, when God is mentioned, their hearts revere, and they are patient to what befalls them, and they hold the contact-method, and from what We provide them they spend.
Whose hearts are afraid when God is remembered, and those patient over what befalls them, and who uphold the duty, and of what We have provided them they spend.
whose hearts quake at the mention of Allah, and who are steadfast in the face of all that happens to them, those who establish salat and give of what We have provided for them.
They are the ones whose hearts tremble upon mentioning GOD, they steadfastly persevere during adversity, they observe the Contact Prayers (Salat), and from our provisions to them, they give to charity.
Those who, when God is mentioned, their hearts reverence, and they are patient to what befalls them, and they hold the contact prayer, and from what We provide them they spend.
Those who, when God is mentioned, their hearts revere, and they are patient to what befalls them, and they hold the contact prayer, and from what We provide them they give charity.