Onu doğurunca: "Rabbim! Ben onu kız olarak doğurdum." Zaten Allah onun ne doğurduğunu daha iyi biliyordu. Erkek kız gibi değildir. İsmini, Meryem koydum. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytana karşı Sen'in himayene bırakıyorum." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | felemma | ne zaman ki | |
2 | vedeatha | onu doğurunca | وضع |
3 | kalet | şöyle söyledi | قول |
4 | rabbi | Rabbim | ربب |
5 | inni | şüphesiz ben | |
6 | vedea'tuha | onu doğurdum | وضع |
7 | unsa | bir kız | انث |
8 | vallahu | Allah | |
9 | ea'lemu | bilirken | علم |
10 | bima | (onun) ne | |
11 | vedeat | doğurduğunu | وضع |
12 | veleyse | ve değildir | ليس |
13 | z-zekeru | erkek | ذكر |
14 | kalunsa | kız gibi | انث |
15 | ve inni | doğrusu ben | |
16 | semmeytuha | ona adını verdim | سمو |
17 | meryeme | Meryem | |
18 | ve inni | şüphesiz ben | |
19 | uiyzuha | onu ısmarlıyorum | عوذ |
20 | bike | sana | |
21 | ve zurriyyeteha | ve soyunu | ذرر |
22 | mine | -nden | |
23 | ş-şeytani | şeytan(ın şerri)- | شطن |
24 | r-racimi | kovulmuş | رجم |
Çocuğu doğurunca, Allah onun neyi doğurduğunu çok iyi bilmesine ve herhangi bir erkeğin bu kız gibi olamayacağı gerçeğine rağmen şöyle dedi: "Ey Rabbim! Bir kız çocuğu doğurdum. Ona Meryem ismini verdim. Lanetlenmiş şeytana karşı onu ve soyunu korumanı diliyorum."
Onu doğurunca -Allah onun ne doğurduğunu çok iyi bilirken- şöyle demişti: "Rabbim! Ben onu kız (olarak) doğurdum. Erkek, kız gibi değildir.Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu kovulmuş şeytandan (koruman için) sana sığınıyorum."
Onu doğurunca, "Efendim, onu kız doğurdum" dedi - ALLAH onun ne doğuracağını biliyordu- "Erkek kız gibi değil. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu, kovulmuş sapkından koruman için sana yalvarırım."
Onu doğurunca: "Rabbim! Ben onu kız olarak doğurdum." Zaten Allah onun ne doğurduğunu daha iyi biliyordu. Erkek kız gibi değildir. İsmini, Meryem koydum. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytana karşı Sen'in himayene bırakıyorum." dedi.
Doğum yapınca, ne doğurduğunu Allah daha iyi bildiği halde "Sahibim! Kız doğurdum. Erkek kız gibi olmazdı! Ben ona Meryem adını verdim; onu ve soyunu, kovulmuş şeytandan korumanı bekliyorum." dedi.
Onu doğurunca, şöyle dedi: "Efendim! Onu kız doğurdum!" Allah, ne doğurduğunu zaten biliyordu. "Oysa erkek, kız gibi değildir. Ona, Meryem ismini verdim. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytandan, Sana sığındırıyorum!"
Fakat çocuğu doğurunca dedi ki: "Rabbim! Onu kız doğurdum -Allah onun ne doğurduğunu ve erkeğin kız gibi olamayacağını pekala biliyordu-; ve adını Meryem koydum: İmdi ben onu ve soyunu taşlanmış şeytanın şerrinden sana ısmarlıyorum!"
Onu doğurunca -Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bildiği halde- şöyle dedi: "Rabbim, onu kız olarak doğurdum ve erkek, kız gibi değildir. Adını Meryem koydum onun. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytandan sana sığındırıyorum."
Fakat onu doğurduğunda -Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilirken- dedi ki: "Rabbim, doğrusu bir kız (çocuğu) doğurdum. Erkek ise, kız gibi değildir. Ona Meryem adını koydum. Ben onu ve soyunu o taşa tutulmuş (kovulmuş) şeytandan Sana sığındırırım."
Onu doğurduğu zaman: "Ya Rab, onu kız doğurdum" dedi. Oysa ne doğurduğunu Allah daha iyi biliyordu. Halbuki erkek, kız gibi değildi; ben onun adını Meryem koydum ve işte onu ve soyunu taşlanmış şeytanın şerrinden sana ısmarlıyorum.
Fakat, çocuğu doğurunca, "Ey Rabbim!" dedi, "Bak, bir kız çocuk doğurdum." Halbuki Allah, neyi doğuracağını ve (onun istediği) erkek çocuğun hiçbir zaman bu kız gibi olamayacağını bilmekteydi; "ve ona Meryem ismini verdim. Lanetlenmiş Şeytana karşı onu ve soyunu korumanı diliyorum."
Onu doğurunca, "Rabbim!" dedi, "Onu kız doğurdum." -Oysa Allah, onun ne doğurduğunu daha iyi bilir- "Erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu kovulmuş şeytandan senin korumana bırakıyorum."
Derken vaktaki hamlini vaz' etti "Ya rabbi onu dişi vaz' ettim" dedi, Allah daha iyi bilirken ne vaz'ettiğini, halbuki erkek dişi gibi değildi, bununla beraber ben onun adını Meryem kodum ve işte ben onu ve zürriyyetini o recim şeytanın şerrinden sana ısmarlıyorum
Onu doğurunca Allah onun ne doğurduğunu bilirken yine şöyle söyledi: "Rabbim, onu kız doğurdum, erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu kovulmuş şeytanın şerrinden sana ısmarlıyorum."
Fakat, O'nu doğurduğunda -Tanrı onun ne doğurduğunu daha iyi bilirken- Dedi ki: "Rabbim, doğrusu bir kız (çocuğu) doğurdum. Erkek ise kız gibi değildir, O'na Meryem adını koydum. Ben O'nu ve soyunu o taşa tutulmuş (kovulmuş) şeytandan Sana sığındırırım".
Fakat onu (kız çocuğunu) doğurunca, Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilici iken: "Rabbim, hakıykat, ben onu kız olarak doğurdum. Erkek, kız gibi değildir. Gerçek ben adını Meryem koydum. Ben onu da, zürriyyetini de o taşlanmış (koğulmuş) şeytandan Sana sığınır (Sana ısmarlar) ım" dedi.
Fakat onu doğurunca-Allah onu ve doğurduğunu daha iyi bilici iken-Rabbım ben onu kız olarak doğurdum. Erkek, kız gibi değildir. Gerçekten ben adını Meryem koydum. Ben onu da soyunu da kovulmuş şeytandan sana sığındırırım, demişti.
Onu doğurunca da: -Rabbim, ben, kız doğurdum. (Halbuki Allah, neyi doğuracağını en iyi bilendir) Erkek, kız gibi değildir. Adını Meryem koydum, O'nu da onun soyunu da kovulmuş şeytandan senin korumana veriyorum" dedi.
Derken onu doğurunca da: "Ya Rabbi, dedi, ben bir kız doğurdum. -Zaten Allah ne doğurduğunu pek iyi biliyordu-, erkek evlat, elbette kız gibi değildir. Ben onun adını Meryem koydum. Onu da, onun neslinden gelecekleri de o mel'un şeytanın şerrinden korumanı niyaz ediyorum."
Vadesi gelip (erkek olur umuduyla mabede adadığını) doğurduğunda, "Rabbim, kız çocuk doğurdum"; Allah biliyordu kızın erkek gibi olmadığını (dişinin erkek işini göremeyeceğini). "Onu Meryem diye adlandırdım. Onu ve neslini, taşlanmış şeytandan korumana bırakıyorum. "
Onu doğurunca, 'Rabbim, onu kız doğurdum,' dedi -ALLAH onun ne doğuracağını biliyordu- 'Erkek kız gibi değil. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytandan koruman için sana yalvarırım.'
Onu doğurunca: "Rabbim! Ben onu kız olarak doğurdum." -Zaten Allah onun ne doğurduğunu daha iyi biliyordu- Erkek kız gibi değildir. İsmini, Meryem, koydum. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytana karşı Sen'in himayene bırakıyorum." dedi.
So when she delivered she said: "My Lord, I have delivered a female," and God is fully aware of what she delivered, "And the male is not like the female, and I have named her Mary, and I seek refuge for her and her progeny with You from the outcast devil. "
Then when she had given birth to her, she said: “My Lord: I have given birth to a female,” — and God knew best to what she was to give birth; and the male is not like the female — “And I have named her Mary; and I seek refuge in Thee for her and her descendants from the accursed satan.”
Remember when the wife of ‘Imran said, ‘My Lord, I have pledged to You what is in my womb, devoting it to Your service. Please accept my prayer. You are the All-Hearing, the All-Knowing.’
When she gave birth to her, she said, "My Lord, I have given birth to a girl" - GOD was fully aware of what she bore - "The male is not the same as the female. I have named her Mary, and I invoke Your protection for her and her descendants from the rejected devil."
So when she had delivered she said: "My Lord, I have delivered a female," and God is fully aware of what she delivered, "And the male is not like the female, and I have named her Mary, and I seek refuge for her and her progeny with You from the outcast devil."
So when she delivered she said, "My Lord, I have delivered a female," and God is fully aware of what she delivered, "The male is not like the female, and I have named her Mary, and I seek refuge for her and her progeny with You from the outcast devil."