Sağır, dilsiz ve kördürler. Artık doğru yola dönmezler.
Onlar manen sağır, dilsiz ve kördür; gerçeğe dönmezler.
(Bu gibiler) sağırdır, dilsizdir, kördürler; onlar (gerçeğe) dönmezler.
Sağır, dilsiz ve kördürler; yönlerini değiştiremezler.
Sağır, dilsiz ve kördürler. Artık doğru yola dönmezler.
Sağır, dilsiz ve kör kesilirler; artık geri dönmezler.
Onlar, sağırdır, dilsizdir, kördür; artık dönmezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler: artık onlar (hakikate) dönemezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar artık dönmezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bundan dolayı dönmezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık bunlar, dönmezler.
Onlar, sağır, dilsiz, kördürler; ve (artık) geriye dönüşleri de yoktur.
Onlar, sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.
sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, artık bunlar dönmezler
(Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar (Hakk'a) dönmezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler ve kördürler; artık onlar dönmezler (rücu).
(Onlar) sağırlar, dilsizler, körlerdir. Artık (Hakka) dönmezler.
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar artık dönmezler.
Onlar sağır, dilsiz kör kalarak bir daha dönmezler.
Sağır, dilsiz ve kördürler onlar. Onun için hakka dönmezler.
Sağırdırlar (algılamaları kilitlenmiştir), dilsizdirler (hakikati dillendirmezler), kördürler (apaçık hakikati algılayamazlar); onlar hakikatlerine dönemezler!
Sağır, dilsiz ve kördürler; yönlerini değiştiremezler.
Sağır, dilsiz ve kördürler. Artık, doğru yola dönmezler.
Deaf, dumb, and blind, they will not revert.
Deaf, dumb, blind; so they will not return.
Deaf, dumb, blind. They will not return.
Deaf, dumb, and blind; they fail to return.
Deaf, dumb, and blind, they will not return.
Deaf, dumb, and blind, they will not revert.