Onlar: "Korkma! Biz, sana alim bir oğul müjdeliyoruz." dediler.
Dediler ki: "Korkma, biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz."
(Melekler:) "Korkma; şüphesiz ki biz sana bilgili bir erkek çocuk müjdeliyoruz!" demişlerdi.
"Endişelenme, biz sana bilgin bir oğul müjdesini veriyoruz" demişlerdi.
Onlar: "Korkma! Biz, sana alim bir oğul müjdeliyoruz." dediler.
"Kuşkulanma" dediler. "Sana bilgin bir oğlun olacağını müjdelemeye geldik."
"Korkma!" dediler; "Bilgin bir oğulu, sevinçli bir haber olarak sana veriyoruz!"
"Çekinmenize gerek yok" dediler, "çünkü biz sana bilge bir oğlan çocuğu müjdelemek amacıyla geldik."
"Korkma! Biz sana bilgin bir oğlan müjdeliyoruz." dediler.
Dediler ki: "Korkma biz sana bilgin bir çocuk müjdelemekteyiz."
Onlar: "Korkma, sana ilim sahibi bir oğul müjdeliyoruz." dediler.
(Bunun üzerine) onlar: "Yo, korkma! Biz sana, kendisine derin ve doğru bilgi bahşedilmiş bir oğlun olacağını müjdelemeye geldik".
Onlar, "Korkma, biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz" dediler.
Korkma, dediler: biz sana alim bir oğul tebşir ediyoruz
"Korkma dediler, biz sana bilgin bir çocuk(un olacağını) müjdeleriz!"
Dediler ki: "Korkma biz sana bilgin bir çocuk müjdelemekteyiz."
Dediler ki: "Korkma, hakıykat biz sana çok bilgin bir oğul müjde ediyoruz".
Demişlerdi ki: Korkma, biz sana bilgin bir oğlun olacağını müjdelemeye geldik.
Onlar: -Endişelenme, biz sana bilgin bir erkek evlat müjdeliyoruz, dediler.
"Korkma!" dediler. "Biz sana (büyüdüğünde alim olacak) bir oğlunuzun dünyaya geleceğini müjdeliyoruz."
(Onlar da) dediler ki: "Endişelenme! Doğrusu biz sana Aliym bir erkek evlat müjdeliyoruz. "
'Endişelenme, biz sana bilgin bir oğul müjdesini veriyoruz,' demişlerdi.
Onlar: "Korkma! Biz, sana alim bir oğul müjdeliyoruz." dediler.
They said: "Do not worry, we bring you good news of a knowledgeable son. "
They said: “Fear thou not, we bring thee glad tidings of a learned lad.”
They said, ‘Do not be afraid. We bring you the good news of a boy of great knowledge.’
They said, "Do not be apprehensive. We have good news for you: an enlightened son."
They said: "Do not worry, we bring you good news of a knowledgeable son."
They said, "Do not worry, we bring you good news of a knowledgeable son."