Fakat o, ne onayladı ne de salla yaptı.
- Ne doğruladı, ne de kulluk görevini yerine getirdi. Fakat yalanladı ve yüz çevirdi. Sonra da çalım sata sata yürüyerek ailesine gitmişti. Sana yazıklar olsun, yazıklar! Tekrar tekrar sana yazıklar olsun, yazıklar!
(İnkârcı kişi, gerçeği) onaylamamış, (Allah'ın dinine) destek olmamıştı.
O ne doğruladı, ne de destekledi;
Fakat o, ne onayladı ne de salla yaptı.
O kişi, doğruları kabul etmemiş, destek de vermemişti.
Ne doğruladı ne de destek oldu.
Fakat o (insan) hakikati tasdik etmedi ve yönünü Allah'a dönmedi;
Ne tasdik etti ne yakardı/ne sadaka verdi ne namaz kıldı.
Fakat o, ne doğrulamış ne de namaz kılmıştı.
Ama o ne sadaka verdi ne de namaz kıldı.
(Artık son pişmanlık fayda etmez) çünkü (yaşadığı sürece) hakikati kabul etmedi ve (aydınlığa kavuşmak için) namaz kılmadı;
O, (Peygamberi) doğrulamamış, namaz da kılmamıştı.
Fakat o ne sadaka verdi ne namaz kıldı
Ne sadaka verdi, ne de namaz kıldı.
Fakat o, ne doğrulamış ne de namaz kılmıştı.
İşte o, (peygamberi ve Kur'anı) tasdıyk etmemiş, namaz da kılmamış,
Tasdik etmemişti, namaz da kılmamıştı.
Tasdik etmemiş, namaz kılmamış.
Ne dini tasdik eder, ne namaz kılardı.
Ne tasdik etti, ne salat eyledi (yöneldi Rabbine).. .
O ne doğruladı, ne de destekledi;
Fakat o, ne onayladı ne de destek oldu.
For he did not believe nor reach out.
For he neither gave credence, nor performed the duty,
He neither affirmed the truth nor did he do salat,
For he observed neither the charity, nor the contact prayers (Salat).
For he did not believe nor make the contact.
For he did not acknowledge nor support.