Fakat yalanladı ve köstekledi.
- Ne doğruladı, ne de kulluk görevini yerine getirdi. Fakat yalanladı ve yüz çevirdi. Sonra da çalım sata sata yürüyerek ailesine gitmişti. Sana yazıklar olsun, yazıklar! Tekrar tekrar sana yazıklar olsun, yazıklar!
Aksine yalanlamış ve yüz çevirmişti.
Fakat yalanladı ve yüz çevirdi.
Fakat yalanladı ve köstekledi.
Ama yalana yönelmiş ve doğrulara sırt çevirmiş,
Tam tersine, yalanladı ve yüz çevirdi.
fakat yalanladı ve sırt döndü;
Tam aksine, yalanladı, gerisin geri döndü.
Ancak o, yalanlamış ve yüz çevirmişti.
Fakat yalan dedi ve döndü.
tam tersine, hakikati yalanladı ve (ondan) uzaklaştı,
Fakat yalanlamış ve yüz çevirmişti.
Ve lakin yalan dedi ve döndü
Fakat yalanladı, döndü.
Ancak o, yalanlamış ve yüz çevirmişti.
fakat (üstelik Kur'anı) yalanlamış, (imana) arkasını dönmüş,
Fakat yalanlamış, yüz çevirmişti.
Fakat, yalanlamış, yüz çevirmiş.
Hep hakkı yalan sayıp ona sırtını dönerdi.
Fakat yalanladı ve yüz çevirdi!
Fakat yalanladı ve yüz çevirdi.
Fakat yalanladı ve köstekledi.
But he denied and turned away.
But denied and turned away
but rather denied the truth and turned away.
But he disbelieved and turned away.
But he denied and turned away.
But he denied and turned away.