O bırakmaz ve terk etmez!
- İşte ben onu Sekar'a sokacağım. Sekar'ın ne olduğunu nereden bileceksin? Bırakmayan ve terk etmeyen bir ateştir. İnsanın derisini kavurur; orada ondokuz bekçi vardır.
Ne (yakmadık yer) bırakır, ne de terk eder.
Ne artar, ne eksilir (tam ve mükemmel),
O bırakmaz ve terk etmez!
O, ne yaşatır ne yok eder!
Tüketir; yine de bırakmaz.
O ne (diri) bırakır, ne de (ölüme) terk eder;
Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o.
Ne alıkoyar, ne bırakır.
Ne bir parça kor, ne bırakır.
O ne yaşatır, ne de (ölüme) terk eder,
Geride bir şey koymaz, bırakmaz.
Ne bakıyye kor ne bırakır
(Geride bir şey) Komaz, bırakmaz (her şeyi yakıp yok eder).
Ne alıkoyar, ne bırakır.
Hem (bedeninden hiçbir eser) bırakmaz (hepsini helak eder), hem yine (eski haaline getirib aynı azabı yapmakdan) vaz geçmez o,
O, ne geri bırakır, ne de azabdan vazgeçer.
O, ne geri bırakır ne de vazgeçer.
O, içine atılanı yer, bitirir. Yine de bırakmaz, eski haline çevirip bu işi tekrar eder.
(Sakar) hem aynı halde bırakmaz; hem de (kendi haline) terk etmez!
Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel),
O bırakmaz ve terk etmez!
It does not spare nor leave anything.
It spares not and leaves not,
It does not spare and does not ease up,
Thorough and comprehensive.
It does not spare nor leave anything.
It does not spare nor leave anything.