Satarlarken eksik ölçer, tartarlar.
- Onlar, insanlardan bir şey aldıkları zaman tam ölçüp tartarlar. Kendileri bir şey sattıkları zaman onlara eksik ölçüp tartarlar.
Onlara (insanlara vermek için) ölçtüklerinde veya tarttıklarında ise eksiltirler.
Verdikleri zaman ise ölçüyü ve tartıyı eksik tutarlar.
Satarlarken eksik ölçer, tartarlar.
Kendileri ölçerken veya tartarken onları zarara sokarlar.
Ölçerek verdiklerinde ise eksik tartarlar.
ama başkaları için ölçüp tarttıkları zaman hak yerler.
Onlara vermek üzere tartıp ölçtükleri zaman, eksiltmeye giderler.
Kendileri onlara ölçtüklerinde veya tarttıklarında eksiltirler.
Onlara ölçtükleri veya tarttıklarında ise eksiltirler
ama borçlarını ölçüp tartmaya gelince, onu azaltmaya çalışırlar.
Fakat kendileri onlara bir şey ölçüp, yahut tartıp verdikleri zaman eksik ölçüp tartarlar.
Onlara ölçtükleri veya tarttıkları vakıt ise eksiltirler
Kendileri onlara bir şey ölçtükleri veya tarttıkları zaman (ölçü ve tartıyı) eksik yaparlar.
Kendileri onlara ölçtüklerinde veya tarttıklarında eksiltirler.
Onlara (insanlara) ölçekle, yahud tartı ile verdikleri zaman ise eksilenlerdir.
Ama onlara bir şey ölçüp tartarak verdikleri zaman, eksik tutarlar.
Onlara tartıp ölçtüklerinde eksik verenler..
Fakat kendileri başkalarına satar, ölçüp tartarken eksik yapar, hile karıştırırlar.
Onların (hakkını vermeye gelince) ölçtüklerinde eksiltirler!
Verdikleri zaman ise ölçüyü ve tartıyı eksik tutarlar.
Satarlarken eksik ölçer, tartarlar.
And when they are the ones giving measure or weight, they give less than due.
But when they give them by measure or give them by weight, cause loss.
but when they give them a measure or weight, hand over less than is due.
But when giving them the measures or weights, they cheat.
And when they are the ones giving measure or weight, they give less than due.
When they are the ones giving measure or weight, they give less than due.