En yukarıya git
Şin-Ayn-Be: Ayırmak, toplamak, bir araya getirmek, birleştirmek, görünmek, dağıtmak, ayırmak, parçalamak/ayırmak, tamir etmek, bozmak, (bir mesaj) göndermek, dallanmak, çatallı, düzenini bozmak, düzensizleştirmek, ayarlamak, doğru veya uygun duruma getirmek, uzaklaştırmak, geri göndermek, tutmak, kısıtlamak, çatlamış, bozulmuş, dallanmış, uzaklaşmış, uzak, ölmüş, ayrılmış ırklar veya kabileler, yabancılar, yol/patika ayrımı, su yolu, dağlar arası boğaz, keçi boynuzları arası genişlik veya mesafe, bir parça/bölüm/kısım, Arap yılının sekizinci ayı.