İnsanların başlarına bir sıkıntı gelince, Rabb'lerine yönelerek O'na dua ederler. Sonra, onlara kendinden bir rahmet tattırınca, onlardan bir kısmı Rabb'lerine şirk koşarlar.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve iza | ve zaman | |
2 | messe | dokunduğu | مسس |
3 | n-nase | insanlara | نوس |
4 | durrun | bir zarar | ضرر |
5 | deav | yalvarırlar | دعو |
6 | rabbehum | Rablerine | ربب |
7 | munibine | yönelerek | نوب |
8 | ileyhi | O'na | |
9 | summe | sonra | |
10 | iza | zaman | |
11 | ezakahum | onlara taddırdığı | ذوق |
12 | minhu | kendinden | |
13 | rahmeten | bir rahmet | رحم |
14 | iza | hemen | |
15 | ferikun | bir grup | فرق |
16 | minhum | onlardan | |
17 | birabbihim | Rablerine | ربب |
18 | yuşrikune | ortak koşarlar | شرك |
İnsanlara bir sıkıntı dokunduğunda, Rabblerine yönelerek yalnız O'na yalvarırlar. Fakat katından onlara bir rahmet/çözüm tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir grup yine Rabblerine ortak koşuyorlar.
(33, 34) İnsanların başına bir sıkıntı gelince Rablerine yönelerek O'na yalvarırlar. Sonra (Allah) katından onlara bir rahmet (bolluk) tattırınca bakarsınız ki kendilerine verdiklerimize karşılık nankörlük etmeleri için onlardan bir grup, Rablerine yine ortak koşuyorlar. Bir süre (daha) yararlanın! İleride bileceksiniz!
Halka bir zarar dokunduğu gün tümüyle Efendi'lerine yönelerek dua ederler. Fakat sonra, kendilerine bir rahmet tattırınca bazıları Efendi'lerine ortak koşar.
İnsanların başlarına bir sıkıntı gelince, Rabb'lerine yönelerek O'na dua ederler. Sonra, onlara kendinden bir rahmet tattırınca, onlardan bir kısmı Rabb'lerine şirk koşarlar.
Bu insanlara bir zarar gelse dönüp rablerine yalvarırlar. Sonra onlara iyiliğinden tattırsa bakarsın ki, bir kısmı Rablerine ortak koşarlar.
İnsanlara bir zorluk dokunduğunda, Efendilerine yönelerek, O'na yakarışlarda bulunurlar. Kendisinden bir rahmet tattırdığında ise onların arasından bir küme, Efendilerine ortaklar koşarlar.
Ne zaman insanlara bir zarar ilişse, (hemen) Rablerine yönelerek O'na yalvarıp yakarırlar; fakat ardından O'nun katından kendilerine bir rahmet tattırılınca, hiç değilse bir kısmı başlarlar Rablerine şirk koşmaya;
İnsanlara bir zorluk dokunduğunda, Rablerine yönelerek O'na yakarırlar. Sonra onlara bir rahmet tattırınca bakarsın ki, içlerinden bir grup Rablerine ortak koşuyor.
İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, 'gönülden katıksız bağlılar' olarak, Rablerine dua ederler; sonra kendinden onlara bir rahmet taddırınca hemencecik bir grup Rablerine şirk koşarlar.
Bununla beraber insanlara bir keder dokunduğu zaman herşeyden geçerek Rablerine yalvarır, dua ederler; sonra tarafından bir rahmet tattırıverdiği zaman da bakarsın onlardan bir kısmı tutar, o Rablerine ortak koşarlar,
Şimdi (vaki olduğu üzere) insanlar sıkıntıya uğradıklarında Rablerine dönerek (yardım için) O'na yalvarıp yakarırlar; fakat rahmetine nail olunca da bir kısmı, başka güçleri Rablerinin ilahlığına ortak koş(maya başl)arlar,
İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, Rablerine yönelerek O'na dua ederler. Sonra Allah, onlara kendinden bir rahmet tattırınca da, bir bakarsın ki içlerinden bir grup, Rablerine ortak koşuyorlar.
Bununla beraber insanlara bir keder dokunduğu vakıt her şeyden geçerek rablarına yalvarır, dua ederler, sonra tarafından bir rahmet tattırıverdiği vakıt da bakarsın onlardan bir kısmı tutar o rablarına şirk koşarlar
İnsanlara bir zarar dokundu mu, Rablerine yönelerek O'na yalvarırlar. Sonra (Rableri), onlara kendinden bir rahmet taddırınca, hemen onlardan bir grup, Rablerine ortak koşarlar.
İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, 'gönülden katıksız bağlılar' olarak, rablerine dua ederler; sonra kendinden onlara bir rahmet tattırınca hemencecik bir grup rablerine şirk koşarlar.
İnsanlara bir zarar isaabet etdi mi Rablerine, (yalınız) Ona, dönerek, düa ederler. Sonra onlara kendi (canib) inden bir rahmet tatdırdığı vakit da, bakarsınız ki, onlardan bir güruh Rablerine şirk koşub durmakdadırlar,
İnsanlara bir zarar dokununca; Rabblarına dönerek O'na yalvarırlar. Sonra onlara katından bir rahmet tattırınca; bakarsınız ki, içlerinden bir grup Rabblarına şirk koşup durmaktadırlar.
İnsanların başına bir sıkıntı gelse, Rab'lerine dönüp yalvarırlar, sonra onlara rahmetinden tattırınca, onlardan bır kısmı hemen Rab'lerine şirk koşarlar.
(33-34) İnsanlar bir derde düşünce, başka her şeyi unutarak yalnız Rab'lerine gönülden yalvarırlar; sonra Allah onlara nezdinden bir rahmet ve bolluk tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı Rab'lerine eş, ortak koşuyor ve böylece Allah'ın nimetlerine nankörlük ediyorlar. De ki: "Bir süre eğlenin bakalım, yakında öğrenirsiniz!"
İnsanlara bir sıkıntı dokunduğunda, O'na yönelenlerden olarak Rablerine dua ederler.. . Sonra onlara kendinden bir rahmet tattırırsa, bir de bakarsın ki onlardan bir fırka Rablerine şirk koşuyorlar.
Halka bir zarar dokunduğu gün tümüyle Rab'lerine yönelerek dua ederler. Fakat sonra, kendilerine bir rahmet tattırınca bazıları Rab'lerine ortak koşar.
İnsanların başlarına bir sıkıntı gelince, Rabb'lerine yönelerek O'na dua ederler. Sonra, onlara kendinden bir rahmet tattırınca, onlardan bir kısmı Rabb'lerine şirk koşarlar.
And if harm afflicts the people, they call out sincerely to their Lord. But then, when He gives them a taste of His mercy, a group of them set up partners with their Lord!
And when affliction touches men, they call to their Lord, turning in repentance to Him; then when He lets them taste mercy from Him, then a faction among them ascribes a partnership to their Lord,
When harm touches people they call on their Lord, making tawba to Him. But then, when He gives them a taste of mercy from Him, a group of them immediately associate others with their Lord
When adversity afflicts the people, they turn to their Lord, totally devoting themselves to Him. But then, as soon as He showers them with mercy, some of them revert to idol worship.
And if harm afflicts the people, they call out sincerely to their Lord. But then, when He gives them a taste of His mercy, a group of them set up partners with their Lord!
If harm afflicts the people, they call out sincerely to their Lord. But then, when He gives them a taste of His mercy, a group of them set up partners with their Lord!