İçlerinden, kendilerine bir uyarıcı gelmesine şaşırdılar. Kafirler: "Bu, yalancı bir büyücüdür." dediler.
Onlar, kendilerine içlerinden bir uyarıcı gelmesine şaştılar. Kafirleri şöyle dediler: "Bu, büyücüdür; yalancıdır."
(4, 5) Onlar kendilerine içlerinden bir uyarıcının gelmesine şaşmış ve o kâfirler "Bu bir büyücüdür; çok yalancıdır! Bütün ilahları (yalanlayıp) tek ilah mı (var diyor)? Şüphesiz ki bu çok tuhaf bir şeydir!" demişlerdi.
Onlara, kendilerinden bir uyarıcının gelmesini yadırgadılar. Nankörler, "Bu pek yalancı bir büyücüdür" dediler,
İçlerinden, kendilerine bir uyarıcı gelmesine şaşırdılar. Kafirler: "Bu, yalancı bir büyücüdür." dediler.
O nankörler (kafirler), içlerinden bir uyarıcının gelmesine şaşırdılar da şöyle dediler: "Bu adam, insanı büyüleyen bir yalancıdır".
Çünkü kendi aralarından bir uyarıcının gelmesine şaşırdılar. Nankörlük edenler, şöyle dediler: "Yalancı bir büyücü bu!"
Ve onlar aralarından birinin kendilerine uyarıcı olarak gelmesine şaştılar; işte bu kafirler şöyle dediler: "Bu, göz boyamak isteyen yalancının biri.
Kendi içlerinden kendilerine bir uyarıcı geldi diye şaşıp kaldılar. Ve şöyle dedi bu nankörler: "Bu adam yalanlar düzen bir büyücü..."
İçlerinden kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar. Kafirler dedi ki: "Bu, yalan söyleyen bir büyücüdür."
İçlerinden kendilerine uyarıcı bir peygamber geldiğine şaştılar da kafirler: "Bu bir sihirbaz, yaman bir yalancı" dediler.
Şimdi bu (insanlar) aralarından bir uyarıcının çıkmasına şaşmaktadırlar; ve hakikati inkar edenler şöyle diyorlar: "O (sadece) bir büyücü, bir yalancıdır!
Kafirler, kendilerine içlerinden bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve şöyle dediler: "Bu, yalancı bir sihirbazdır."
İçlerinden kendilerine uyandırıcı bir Peygamber geldiğine şaştılar da dediler ki kafirler: bu, bir sihirbaz, bir kezzab
Onlara kendilerinden bir uyarıcı (peygamber) gelmesine hayret ettiler de o kafirler dediler ki: "Bu yalancı bir sihirbazdır."
İçlerinden kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar. Kafirler dedi ki: "Bu yalan söyleyen bir büyücüdür."
O kafirler içlerinden (kendilerinin başına çökecek) tehlikeleri bildiren (bir peygamber) geldiğine şaşdılar, "Bu, dedi (ler), bir büyücü, bir yalancıdır";
Küfredenler içlerinden bir uyarıcının gelmesine şaşırmışlardı da demişlerdi ki: Bu, çok yalancı bir sihirbazdır.
Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaşırdılar. Kafirler dedi ki: -Bu, yalancı bir sihirbaz!
(4-5) İçlerinden kendilerini uyarıp irşad edecek birinin gelmesine her nedense şaşırdılar ve o kafirler: "Bu bir sihirbaz, bir yalancı! İşte tutmuş bunca ilahı bir tek ilah yapmış! Bu gerçekten şaşılacak, çok tuhaf bir şey!" dediler.
O hakikat bilgisini inkar edenler, kendi aralarından bir uyarıcının kendilerine gelmesine şaştılar da: "Bu yalancı bir büyücüdür" dediler.
Onlara, kendilerinden bir uyarıcının gelmesini yadırgadılar. İnkarcılar, 'Bu pek yalancı bir büyücüdür,' dediler,
İçlerinden, kendilerine bir uyarıcı gelmesine şaşırdılar. Gerçeği yalanlayan nankörler: "Bu, yalancı bir büyücüdür." dediler.
And they were surprised that a warner has come to them from among themselves. And the rejecters said: "This is a magician, a liar."
And they marvel that a warner has come to them from among them; and the false claimers of guidance say: “This is a sorcerer and a liar.
They are surprised that a warner should come to them from among themselves. The kuffar say, ‘This is a lying magician.
They wondered that a warner should come to them, from among them. The disbelievers said, "A magician, a liar.
And they were surprised that a warner has come to them from among themselves. And the rejecters said: "This is a magician, a liar."
They were surprised that a warner has come to them from among themselves. The ingrates said, "This is a magician, a liar."