Gelecek nesiller arasında ona iyi bir ün bıraktık.
Sonra gelenler içinde ona iyi bir ün bıraktık.
Sonrakiler arasında ona (iyi bir ün) bırakmıştık.
Sonrakiler için onun tarihini koruduk.
Gelecek nesiller arasında ona iyi bir ün bıraktık.
Arkadan gelenler onları bu halleriyle andılar.
Ve sonrakiler arasında, Ona bıraktık.
geriden gelen herkesin zihninde ona ilişkin (örnek) bir hatıra bıraktık:
Sonra gelenler içinde onu hatırlatan bir şey bıraktık.
Sonra gelenler arasında ona (hayırlı ve şerefli bir isim) bıraktık.
Sonradan gelenler içinde kendisine iyi bir nam bıraktık.
böylece o'nun sonraki kuşaklar tarafından şöyle hatırlanmasını sağladık:
Sonradan gelenler arasında ona güzel bir ad bıraktık.
Namını da bıraktık sonrakiler içinde
Sonra gelenler arasında ona (iyi bir ün) bıraktık.
Sonra gelenler arasında ona (hayırlı ve şerefli bir isim) bıraktık.
Sonra gelen (peygamberler ve ümmet) ler arasında ona (iyi bir nam) bırakdık.
Sonrakiler arasında ona da bıraktık.
(108-109) Sonrakiler arasında onun için: -İbrahim'e selam olsun! mirası bıraktık.
Sonraki nesiller içinde ona da iyi bir nam bıraktık ki o da, bütün milletler tarafından şöyle denilmesidir:
Sonrakiler içinde, Onun anılmasını sağladık.
Sonrakiler için onun tarihini koruduk.
Gelecek nesiller arasında ona iyi bir ün bıraktık.
And We kept his history for those who came later.
And We left for him among those who came later:
and left the later people saying of him:
And we preserved his history for subsequent generations.
And We kept his history for those who came later.
We kept his history for those who came later.