O ikisini ve onlarla birlikte hareket eden halkı büyük sıkıntıdan kurtardık.
O ikisini ve kavimlerini, o büyük felaketten kurtardık.
Onları ve toplumlarını o büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
İkisini ve halklarını o büyük felaketten kurtardık.
O ikisini ve onlarla birlikte hareket eden halkı büyük sıkıntıdan kurtardık.
Onları ve halklarını da büyük bir üzüntüden kurtarmıştık.
Hem ikisini hem de toplumlarını büyük bir üzüntüden kurtardık.
o ikisini ve onların kavmini büyük bir musibetten kurtarmıştık;
Onları ve toplumlarını büyük sıkıntıdan kurtardık.
Onları ve kavimlerini o büyük üzüntüden kurtardık.
Hem kendilerini ve kavimlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık,
onları ve kavimlerini büyük bir (kölelik) felaket(in)den kurtardık,
Onları ve kavimlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Hem kendilerini ve kavmlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık
Onları ve kavimlerini büyük sıkıntıdan kurtardık.
Onları ve kavimlerini o büyük üzüntüden kurtardık.
Hem onlar, hem kavmlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
O ikisini de, kavimlerini de büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık.
O ikisini ve kavimlerini büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık.
Onları da, milletlerini de müthiş bir gaileden kurtardık.
O ikisini ve onların kavimlerini aziym tasadan kurtardık.
İkisini ve halklarını o büyük felaketten kurtardık.
O ikisini ve onlarla birlikte hareket eden halkı büyük sıkıntıdan kurtardık.
And We saved them and their people from the great disaster.
And delivered them and their people from the great distress,
We rescued them and their people from their terrible plight.
We delivered them and their people from the great disaster.
And We saved them and their people from the great disaster.
We saved them and their people from the great disaster.