Onları gözle! Yakında onlar da görecekler.
Onların halini gözetle; onlar da gözetleyeceklerdir.
Onları gör (gözetle); onlar da ileride görecekler.
Onları seyret; onlar da görecekler.
Onları gözle! Yakında onlar da görecekler.
Ne yaptıklarını gör; yakında onlar da görürler.
Ve onları seyret. Madem öyle, yakında görecekler.
ve sen onları(n zavallı halini) gör, zamanı gelince onlar da (kendi perişan hallerini) görecekler.
Gözün, üstlerinde olsun; yakında görecekler.
Ve onları seyret; (azabı) yakında göreceklerdir.
Gör onları(n akibeti ne olacak! Onlar da) yakında göreceklerdir.
ve onları(n kim olduklarını) gör; onlar (da) zaman içinde (şimdi görmediklerini) göreceklerdir.
Gözetle onları, yakında onlar da görecekler.
Gör onları: yakında görecekler
Onları gözetle. Yakında (başlarına neler geleceğini) göreceklerdir.
Ve onları seyret; (azabı) yakında göreceklerdir.
Gözetle onları. Kendileri de (başlarına geleceği) yakında göreceklerdir.
Gözetleyiver onları, ilerde göreceklerdir.
Onları gözle, onlar da gözleyecekler.
Onları gözetle! Zaten kendileri de başlarına geleceği yakında göreceklerdir.
Onları seyret.. . Yakında görecekler!
Onları seyret; onlar da görecekler.
Onları gözle! Yakında onlar da görecekler.
And observe them; for they will see.
And see thou them; for they will come to see!
And watch them, for they will soon see!
Watch them; they too will watch.
And observe them; for they will see.
Observe them; for they will see.