"Ki Seni çok tesbih edelim."
-"Böylece seni gereği gibi noksan sıfatlardan uzak tutalım ve gereği gibi analım."
Bu sayede seni çok tesbih edelim (yüceltelim).
"Ki seni çokça yüceltelim."
"Ki Seni çok tesbih edelim."
Böyle yap ki sana çok ibadet edelim.
"Seni, çok yüceltelim!"
ki, zaten yüce olan adını çok daha yüceltelim;
"Taki seni çokça tespih edelim."
"Böylece seni çok tesbih edelim."
ki Seni çok tesbih edelim
ki, (birlikte) Senin yüceler yücesi adını (insanların katında) daha yükseklere çıkaralım,
"Seni çok tespih edelim diye",
Ki seni çok tesbih edelim
"Ki seni çok tesbih edelim,"
"Böylece seni çok tesbih edelim."
"Taki Seni çok tesbih edelim".
Ki seni daha çok tesbih edelim.
ki seni çokça tesbih edebilelim.
Ta ki Seni daha çok tesbih ve tenzih edelim.
"Ki seni çokça tespih edelim. "
'Ki seni çokça yüceltelim.'
"Ki Seni çok tesbih edelim."
"So that we may glorify You plenty. "
“That we might glorify Thee much,
so that we can glorify You much
"That we may glorify You frequently.
"So that we may glorify You plenty."
"So that we may glorify You plenty."