"İkiniz de Firavun'a gidin. Kuşkusuz o azgınlaştı."
"Firavun'a gidin! Doğrusu o azmıştır."
Firavun'a gidin; şüphesiz ki o iyice azdı.
"İkiniz Firavuna gidin; çünkü o azdı."
"İkiniz de Firavun'a gidin. Kuşkusuz o azgınlaştı."
Firavun'a gidin; o haddini aştı.
"Siz ikiniz; Firavun'a gidin! Aslında, o, iyice azıttı!"
Siz ikiniz doğruca Firavun'a gidin, çünkü o pek azdı!
"Firavun'a gidin, çünkü o azdı."
"İkiniz Firavun'a gidin, çünkü o, azmış bulunuyor."
Firavun'a gidin; çünkü o, pek azıttı.
İkiniz birlikte doğruca Firavun'a gidin; çünkü o gerçekten her türlü ölçüyü aşmış bulunuyor!
"Firavun'a gidin. Çünkü o azmıştır."
Fir'avna gidin çünkü o pek azdı
"Fir'avn'e gidin, çünkü o azdı."
"İkiniz Firavuna gidin, çünkü o azmış bulunuyor."
Fir'avna gidin. Çünkü o, hakıykaten azdı.
Firavun'a gidin, doğrusu o, azmıştır.
Firavuna gidin, çünkü o azdı.
Gidin. Firavun'a, zira o iyice azdı.
"İkiniz gidin Firavun'a! Muhakkak ki o taşkınlık etmiştir. "
'İkiniz Firavun'a gidin; çünkü o azdı.'
İkiniz de Firavun'a gidin. Kuşkusuz o azgınlaştı.
"Go, both of you, to Pharaoh, for he has transgressed. "
“Go to Pharaoh. He has transgressed.
Go to Pharaoh; he has overstepped the bounds.
"Go to Pharaoh, for he transgressed.
"Go, both of you, to Pharaoh, for he has transgressed."
"Go, both of you, to Pharaoh, for he has transgressed."