İşte böyle. Ve onları güzel gözlü hurilerle eşleştirdik.
Aynı şekilde onlara çok güzel eşler veririz.
İşte böyle! Biz onları, (güzel) gözlü hurilerle* (de) eşleştirmiş (olacağ)ız.*
Bu böyledir; onlara güzel eşler vermişizdir.
İşte böyle. Ve onları güzel gözlü hurilerle* eşleştirdik.
İşte böyle olacak. Onlara, iri siyah gözlü kadınları(hurileri) hizmetçi olarak* vereceğiz.
İşte böyle. Güzel gözlü eşlerle de onları birleştiririz.
İşte böyle olacak. Ve Biz onları sıradışı güzellikte bir bakış, pırıl pırıl (bir kalp) taşıyan eşlerle birleştireceğiz.
İşte böyle! Onları iri gözlü hurilerle de eşleştirmişizdir.
İşte böyle; ve biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
Evet böyle (olacak); hem onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
İşte böyle olacak. Ve Biz onları güzel gözlü saf ve temiz eşler ile birleştireceğiz.
İşte böyle. Ayrıca onları iri siyah gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
Evet böyle, hem onları iri gözlü hurilerle tezvic de etmişizdir
Ayrıca onları, iri gözlü hurilerle de evlendirmişizdir.
İşte böyle; ve biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
İşte (emir) böyledir. Onlara bembeyaz, şahin gözlü hurileri eş yapdık.
İşte böyle. Onları iri siyah gözlülerle evlendiririz.
İşte böyle, onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.
(51-57) Müttakiler güvenli bir makamdadırlar: Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymiş olarak karşılıklı otururlar. Hem Biz onları güzel gözlü hurilerle evlendiririz. Onlar canlarının çektiği her meyveden rahatlıkla isterler. İlk ölüm dışında artık orada ölüm tatmazlar. Allah kendilerini, tarafından bir lütuf eseri olarak cehennem azabından korur. İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı budur!
İşte böyle.. . Onları (Esma kuvvesi olarak açığa çıkan şuur varlık insanı) Hur-i Iyn olanlar (üstün ve net görüş {FUAD} özelliklerine sahip bedenler) ile eşleştirdik!
Bu böyledir; onlara güzel eşler vermişizdir.
İşte böyle. Ve onları güzel gözlü hurilerle* eşleştirdik.
So it is, and We coupled them with wonderful companions.
Thus! And We will marry them to pure, lustrous-eyed maidens.
So it will be. We will marry them to dark-eyed maidens.
We grant them wonderful spouses.
So it is, and We married them to wonderful companions.
So it is, and We coupled them with wonderful companions.*