Denizler kabarıp taştığı zaman,
Denizler fışkırtıldığında,
Denizler fışkırtıl(ıp kabar)tıldığında,
Denizler akıtılıp taşırıldığı zaman,
Denizler kabarıp taştığı zaman,
Denizler taşırılınca*
Denizler kaynayıp fışkırtıldığında.
denizler yeniden yükselip kabardığında,
Denizler fışkırtıldığı zaman,
Denizler, fışkırtılıp taşırıldığı zaman,
denizler (yarılıp) akıtıldığında,
denizler kabarıp taştığında,
Denizler kaynayıp fışkırtıldığı zaman,
Ve denizler akıtıldığı vakıt
Denizler fışkırtıldığı zaman,
Denizler, fışkırtılıp taşırıldığı zaman,
Denizler fışkırtıldığı zaman,
Denizler kaynaştığı zaman;
Denizler taşırıldığı..
Denizler birbirine katılıp tek deniz haline geldiği zaman...
Denizler kaynayıp fışkırtıldığında,
Denizler akıtılıp taşırıldığı zaman,
Denizler kabarıp taştığı zaman,
And when the seas burst.
And when the seas are made to gush forth,
when the seas flood and overflow,
The oceans are exploded.
And when the seas burst.
When the seas burst.