Her kim, bu vasiyeti duyduktan sonra onu değiştirirse, doğrusu onun günahı değiştirenin üzerinedir. Kuşkusuz Allah, Her Şeyi Duyan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Her kim bunu işittikten ve kabullendikten sonra vasiyeti değiştirirse, günahı onu değiştirenleredir. Şüphesiz ki Allah işitir; bilir.
Kim duyduktan sonra onu (vasiyeti) değiştirirse, günahı sadece onu değiştirenedir. Şüphesiz ki Allah duyandır, bilendir.
Kim işittikten sonra onu değiştirirse, günahı onu değiştirenleredir. ALLAH İşitendir, Bilendir.
Her kim, bu vasiyeti duyduktan sonra onu değiştirirse, doğrusu onun günahı değiştirenin üzerinedir. Kuşkusuz Allah, Her Şeyi Duyan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Bunu duyduktan sonra payları kim değiştirirse, günahı değiştirenlerin boynunadır. Dinleyen ve bilen Allah'tır.
Artık, duyduktan sonra, kim onu değiştirirse, suç, onu değiştirenlerindir. Kuşkusuz, Allah, Duyandır; Bilendir.
Kim de (vasiyeti) işittikten sonra tahrif edip değiştirirse, bunun günahı yalnızca onu değiştirenedir. Doğrusu Allah her şeyi işitendir, her şeyi bilendir.
Kim işittikten sonra vasiyeti değiştirirse hiç kuşkusuz bunun günahı onu değiştirenler üzerinedir. Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir.
Bundan böyle kim onu (vasiyeti) işittikten sonra değiştirirse, günahı elbette onu değiştirenlerin üzerinedir. Şüphesiz Allah, işitendir, bilendir.
Şimdi her kim bunu duyduktan sonra değiştirirse, her halde vebali yalnızca o değiştirenlerin boynunadır. Şüphe yok ki, işitir, bilir.
Ve kim, öğrendikten sonra böyle bir hükmü değiştirirse, böyle davranmanın günahı, yalnızca onu değiştirenedir. Doğrusu Allah, her şeyi işitendir, her şeyi bilendir.
Her kim işittikten sonra vasiyeti değiştirirse, günahı ancak onu değiştirenlerin boynunadır. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
imdi her kim bunu duyduktan sonra onu değiştirirse her halde vebali sırf o değiştirenlerin boyunadır şüphe yok ki Allah işidir bilir
Kim işittikten sonra vasiyyeti değiştirirse, günahı, onu değiştirenlerin boynunadır. Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
Bundan böyle kim onu (vasiyeti) işittikten sonra değiştirirse, günahı elbette onu değiştirenlerin üzerinedir. Kuşkusuz Tanrı işitendir, bilendir.
Artık kim bunu (ölünün bu vasıyyetini) işitdikden sonra onu tebdil ederse her halde vebali onu değişdirenlerin üzerinedir. Şübhesiz ki Allah hakkıyle işidici, kemaliyle bilicidir.
Kim de onu işittikten sonra değiştirirse; onun günahı değiştirenlerindir. Şüphe yok ki Allah Semi'dir, Alim'dir.
Vasiyeti işittikten sonra değiştiren olursa bunun günahı değiştirenlerin üzerinedir. Allah, şüphesiz işiten ve bilendir.
Kim bu vasiyeti işittikten sonra değiştirirse, artık vebali değiştirenlerin boynunadır. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla işitir ve bilir.
Artık kim bunu işittikten sonra (vasiyeti uygulamazsa), onun suçu yalnızca onu değiştirenin üzerinedir. Muhakkak ki Allah Semi'dir, Aliym'dir.
Kim işittikten sonra onu değiştirirse, günahı onu değiştirenleredir. ALLAH İşitendir, Bilendir.
Her kim, bu vasiyeti duyduktan sonra onu değiştirirse, doğrusu onun günahı değiştirenin üzerinedir. Kuşkusuz Allah, Her Şeyi Duyan'dır, Her Şeyi Bilen'dir.
Whoever alters it after having heard, then the sin will be upon those who alter it. God is Hearer, Knowing.
And whoso changes it after he hears it, the sin thereof is only upon those who change it; God is hearing and knowing.
Then if anyone alters it after hearing it, the crime is on the part of those who alter it. Allah is All-Hearing, All-Knowing.
If anyone alters a will he had heard, the sin of altering befalls those responsible for such altering. GOD is Hearer, Knower.
Whoever alters it after having heard it, then the sin will be upon those who alter it. God is Hearer, Knowledgeable.
Whoever alters it after having heard, the sin will be upon those who alter it. God is Hearer, Omniscient.