Hayır! Onlar, kuşku içinde eğlenip duruyorlar.
Doğrusu onlar şüphe içerisinde oynamaktadırlar.
Ne var ki onlar şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Doğrusu, onlar bir kuşku içinde oynamaktadırlar.
Hayır! Onlar, kuşku içinde eğlenip duruyorlar.
Hayır, ötekiler şüphe içinde oyalanıp duruyorlar.
Hayır, onlar, kuşku içinde oyalanıyorlar.
Ama nerde! Onlar, şüphe bataklığında oyalanıp duruyorlar.
İş, onların sandığı gibi değil! Bir kuşku içinde oynayıp oyalanmaktadırlar.
Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıp oyalanıyorlar.
Fakat onlar şüphe içinde oynuyorlar.
Evet, ama onlar, (bütün kalpleriyle inanıp bağlanmaktan uzak olanlar), yalnızca kendi şüpheleriyle oyalanıp duruyorlar.
Fakat onlar, şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Fakat onlar şekk içinde oynuyorlar
Ama onlar, şüphe içinde oynuyorlar.
Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıp yalanlıyorlar.
Hayır, onlar (tekrar dirilmekden) şübhe içindedirler. (Bununla} eğlenirler.
Hayır, onlar şüphe içinde oynayıp dururlar.
Fakat, onlar şüphe içinde eğlenirler.
Fakat onlar şüphe içindedirler. Din gerçekleriyle alay edip eğlenirler.
Hayır, onlar kuşkulu yaşam içinde, (dünya hayatıyla) eğlenip duruyorlar.
Doğrusu, onlar bir kuşku içinde oynamaktadırlar.
Hayır! Onlar, kuşku içinde eğlenip duruyorlar.
No; they are in doubt, playing.
The truth is, they are in doubt, playing.
Yet they play around in doubt.
Indeed, they are doubtful, heedless.
No; they are in doubt, playing.
No; they are in doubt, playing.