Ant olsun ki, Musa ve Harun'a takva sahipleri için bir ışık olan, bir öğüt olan Furkan'ı verdik.
Andolsun, Musa ve Harun'a eğriyi doğrudan ayıran kitabı, takva sahipleri için ışık ve hatırlatıcı bilgi kaynağı olarak verdik.
Yemin olsun ki biz Musa'ya ve Harun'a, muttakîler (duyarlı olanlar) için furkân'ı (doğruyu yanlıştan ayırma yeteneğini), aydınlığı ve (gerçeği) hatırlatan (öğüdü) vermiştik.
Musa'ya ve Harun'a Yasalar Kitabını, erdemliler için bir ışığı, bir mesajı verdik.
Ant olsun ki, Musa ve Harun'a takva sahipleri için bir ışık olan, bir öğüt olan Furkan'ı verdik.
Musa ile Harun'a o Furkanı, çekinerek korunanlar için bir ışık ve doğru bilgi kaynağı olsun diye verdik.
Ayrıca, gerçek şu ki, Musa'ya ve Harun'a, sorumluluk bilinci taşıyanlar için, bir aydınlık ve bir öğreti olarak, Gerçeği Ayrıştıran'ı verdik.
Doğrusu Biz, Musa ve Harun'a, hakkı batıldan ayıran, karanlıkları aydınlatan ve sorumluluk bilincine sahip olanlara (yabancılaştıkları özlerini) hatırlatan bir mesaj vermiştik;
Yemin olsun, biz, Musa'ya ve Harun'a hak ile batılı ayıran, korunanlar için bir ışık ve öğüt olan furkanı verdik.
Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a, takva sahipleri için bir aydınlık ve bir öğüt (zikir) olarak, hak ile batılı birbirinden ayıran (furkan)ı verdik.
Andolsun ki: "Musa ile Harun'a Furkan'ı (Tevrat'ı) bir de ışık ve Allah'tan korkanlar için de bir öğüt vermiştik.
Ve gerçek şu ki, Biz Musa ile Harun'a, Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyan kimseler için doğruyu eğriden ayırmaya yarayan bir ölçü, ışık saçan bir kaynak ve bir uyarıcı, hatırlatıcı (olarak vahyimizi) bahşettik;
Andolsun, biz Musa ile Harun'a, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için o Furkan'ı (Tevrat'ı) bir ışık ve öğüt olarak verdik.
Celalim hakkı için biz Musa ile Haruna fürkan ve bir zıya ve bir zikir vermiştik, müttekıler için
Andolsun biz, Musa'ya ve Harun'a hak ve batılı ayırdeden ve korunanlar için bir ışık ve öğüt olan Kitabı verdik.
Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a, takva sahipleri için bir aydınlık ve bir öğüt (zikir) olarak, hak ile batılı birbirinden ayıran (furkan)ı verdik.
Andolsun ki biz Musa ile Haruunu bir zıyaa, takvaa saahibleri için de bir şeref olan fürkaanı verdik.
Andolsun ki; Biz Musa ile Harun'a Furkan ışık, takva sahibleri için de bir zikir verdik.
Musa ve Harun'a Sakınanlar için aydınlık zikir (öğüt) ve furkanı verdik.
Biz, Musa ile Harun'a, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için bir ışık ve öğüt olan Furkan'ı (hakkı batıldan ayıran kitabı) verdik.
Andolsun ki biz Musa ve Harun'a Furkan'ı (Hak ile batılı ayırt edeni), korunmak isteyenler için bir ışık ve bir hatırlatıcı olarak verdik.
Musa'ya ve Harun'a Yasalar Kitabını, erdemliler için bir ışığı, bir mesajı verdik.
Ant olsun ki, Musa ve Harun'a takva sahipleri için bir ışık olan, bir öğüt olan Furkan'ı verdik.
And We had given Moses and Aaron the Criterion, a shining light, and reminder for the righteous.
And We gave Moses and Aaron the Division, and an illumination, and a remembrance for those of prudent fear:
We gave to Musa and Harun the Discrimination and a Shining Light and a Reminder for those with taqwa:
We gave Moses and Aaron the Statute Book, a beacon, and a reminder for the righteous.
AndWe had given Moses and Aaron the Criterion, a shining light, and reminder for the righteous.
We had given Moses and Aaron the Criterion, a shining light, and a reminder for the righteous.