Kafirler: "Bu sadece onun uydurduğu bir yalandır. Ona bu konuda diğer toplumlar da yardım etti." dediler. Böylece haksızca iftira ettiler.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve kale | ve dedi ki | قول |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | keferu | inkar eden(ler) | كفر |
4 | in | değildir | |
5 | haza | bu | |
6 | illa | başka bir şey | |
7 | ifkun | yalandan | افك |
8 | fterahu | onu uydurdu | فري |
9 | ve eaanehu | ve yardım etti | عون |
10 | aleyhi | kendisine | |
11 | kavmun | bir topluluk | قوم |
12 | aharune | başka | اخر |
13 | fekad | böylece | |
14 | ca'u | vardılar | جيا |
15 | zulmen | kesin bir haksızlığa | ظلم |
16 | ve zuran | ve iftiraya | زور |
İnkar edenler, "Bu Kur'an, Muhammed'in uydurduğu bir yalandır. Bu uydurmada ona başka bir topluluk da yardım etmiştir" dediler. Kafirler, bu sözleriyle haksızlık edip yalan söylemişlerdir.
Kâfir olanlar "Bu (vahiy) ancak o (Muhammed)'in uydurduğu ve kendisine başka bir grubun da yardım ettiği bir iftiradır." diyerek, elbette bir haksızlığa ve yalana vardılar.
İnkar edenler, "Bu, başkalarının yardımıyla onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir" diyerek haksız ve asılsız bir tez ortaya koydular.
Kafirler: "Bu sadece onun uydurduğu bir yalandır. Ona bu konuda diğer toplumlar da yardım etti." dediler. Böylece haksızca iftira ettiler.
Kendilerini doğrulara kapatanlar, "Bu (Kur'an) sadece, Muhammed'in uydurup Allah'a mal ettiği şeydir. Başka bir ekip de ona yardım ediyor" dediler. Böylece yanlışa ve yalana saptılar.
Nankörlük edenler, şöyle dediler: "Başka bir toplumun da yardımıyla, Onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değil bu!" Böylece, haksızlık yaptılar ve iftira ettiler.
Bir de inkarda ısrar eden o kimseler; "Bu onun uydurduğu bir yalandan başkası değildir; üstelik bu konuda başka bir topluluk da ona yardım etmiştir" dediler. İşte ileri sürdükleri bu iddiayla, hem haksızlık etmiş, hem de gerçeği çarpıtmış oldular.
Küfre batanlar dediler ki: "Bu, onun uydurduğu bir düzmeceden başka şey değildir. Ve bu düzmecede ona, başka bir topluluk da yardım etmiştir." Yemin olsun ki, bunu söyleyenler bir zulüm, günah ve iftira sergilemişlerdir.
İnkar edenler dediler ki: "Bu (Kur'an) olsa olsa ancak onun uydurduğu bir yalandır, kendisi düzüp uydurmuş ve ona bir başka topluluk da yardımda bulunmuştur." Böylelikle onlar, hiç şüphesiz haksızlık ve iftira ile geldiler.
Küfredenler: "Bu yalnızca onun uydurduğu bir iftiradır, ona başka bir topluluk da yardım da bulunmuştur bu hususta." dediler. Bunlar, gerçekten haksızlık ve iftiraya saptılar.
Üstelik, hakkı inkara şartlanmış olanlar: "Bu (Kuran) doğruyu çarpıtıp yalanı ve sahteyi ortaya çıkaran başka bir topluluğun yardımıyla o'nun (kendisinden) uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir" deyip duruyorlar.
İnkar edenler, "Bu Kur'an, Muhammed'in uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir. Başka bir topluluk da bu konuda ona yardım etmiştir" dediler. Böylece onlar haksız ve asılsız bir söz uydurdular.
Ve o küfredenler "bu sırf bir iftira onu o, uydurdu, diğer bir kavim de buna karşı ona muavenette bulundu" dediler, doğrusu zulm-ü tezvire gittiler
İnkar edenler: "Bu, yalandan başka bir şey değildir. (Muhammed) onu uydurdu, başka bir topluluk da kendisine yardım etti." dediler ve kesin bir haksızlığa ve iftiraya vardılar.
Küfredenler dediler ki: "Bu (Kuran) olsa olsa ancak onun uydurduğu bir yalandır, kendisi düzüp uydurmuş ve ona bir başka topluluk da yardımda bulunmuştur." Böylelikle onlar, hiç şüphesiz haksızlık ve iftira ile geldiler.
O kafirler: "Bu (Kur'an) onun uydurduğu yalandan başka (bir şey) değildir. Bu hususda diğer bir zümre de ona yardım etmişdir." dediler de muhakkak bir haksızlık ve tezvir (meydana) getirdiler.
Küfredenler dediler ki: Bu ancak onun uydurduğu bir yalandır ve ona bu hususta bir başka topluluk yardım etmiştir. Hiç şüphesiz onlar, zulüm ve iftira ile geldiler.
İnkar edenler: -Bu, uydurduğu bir iftiradan başka bir şey değildir. Bu hususta bir topluluk da ona yardım etmiştir, dediler de zulüm ve yalanı seçtiler.
Kafirler: "Kur'an onun uydurduğu bir yalan olup, bu hususta başkaları da kendisine yardımcı olmuşlardır" diye iddia ettiler. Onlar böylece, kesin bir yalan söyleyip zulmettiler.
Hakikat bilgisini inkar edenler dediler ki: "Bu (Kur'an) ancak O'nun uydurduğu bir yalandır. Başka bir kavim de (Yahudiler) bu konuda O'na yardım etmiştir".. . Gerçek ki, büyük haksızlık ve yalancı şahitlik suçu işlediler.
İnkar edenler, 'Bu, başkalarının yardımıyla onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir,' diyerek haksız ve asılsız bir tez ortaya koydular.
Gerçeği yalanlayan nankörler: "Bu sadece onun uydurduğu bir yalandır. Ona bu konuda diğer toplumlar da yardım etti." dediler. Böylece haksızca iftira ettiler.
And those who rejected said: "This is but a falsehood that he invented and other people have helped him with it; for they have come with what is wrong and fabricated. "
And those who ignore warning say: “This is only a falsehood; he invented it, and other people assisted him in it.” And they have brought injustice and falsehood.
Those who are kafir say, ‘This is nothing but a lie he has invented and other people have helped him to do it. They have brought injustice and falsehood.’
Those who disbelieved said, "This is a fabrication that he produced, with the help of some other people." They have uttered a blasphemy and a falsehood.
And those who rejected said: "This is but a falsehood that he invented and other people have helped him with it." Certainly, they have come with what is unjust and fabricated.
Those who rejected said, "This is but a falsehood that he invented and other people have helped him with it; for they have come with what is wrong and fabricated."