Oraya esenlikle girin. İşte bu süreklilik günüdür.
Oraya esenlikle giriniz. İşte bu, süreli yaşamın başladığı gündür.
Oraya esenlikle girin! İşte bu, ebedî (hayat) günüdür.
Oraya esenlikle girin; bu, sonsuz yaşama günüdür.
Oraya esenlikle girin. İşte bu süreklilik günüdür.
Haydi, oraya esenlik ve güven (selamet) içinde girin. Bu, ölümsüzlüğün başladığı gündür.
"Oraya esenlikle girin!" "İşte bu, Sonsuzluk Günü'dür!"
Oraya tarifsiz bir huzur içinde girin! İşte bu ebedi ikamet günüdür" (denilecek).
Esenlikle girin oraya! Sonsuzlaşma günüdür bu.
"Ona 'esenlik ve barış (selam)la' girin. Bu, ebedilik günüdür."
Girin oraya selametle! Budur işte o sonsuzluk günü.
Bu (cennete) huzur içinde girin; bu, ebedi hayatın başladığı Gündür!"
"Oraya esenlikle girin. İşte bu, ebedilik günüdür."
Girin ona bir selam ile, bu işte o hulud günü
"Ona selam (esenlik) ile girin. Bu, süreklilik günüdür!"
"Ona 'esenlik ve barış (selam)la' girin. Bu, ebedilik günüdür."
Selametle girin oraya, işte bu, ebedilik günüdür.
Selemetle girin oraya. İşte bu, ebediyet günüdür.
Oraya esenlikle girin, bugün sonsuzluk günüdür.
"Haydi selametle girin oraya, bugün artık ebediyet günüdür."
Selam olarak (Selam isminin işaret ettiği özelliği yaşayarak) girin ona.. . İşte bu sonsuz yaşam sürecidir!
Oraya esenlikle girin; bu, sonsuz yaşama günüdür.
Oraya esenlikle girin. İşte bu sonsuzluk günüdür.
Enter it in peace. This is the Day of eternal life.
“Enter it in peace!” That is the Day of Eternity;
Enter it in peace. This is the Day of Timeless Eternity.’
Enter it in peace; this is the Day of Eternity.
Enter it in peace. This is the Day of eternal life.
Enter it in peace. This is the day of eternal life.