Ve yalanladılar. Kendi tutkularına uydular. Oysa her şey kararlaştırılmıştır.
Onlar yalanladılar ve kendi arzularına uydular. Oysa her işin varacağı bir yeri vardır.
Kendi arzularına uyarak (gerçeği) yalanladılar. (Oysa) her iş amacına ulaşacaktır.
Yalanladılar; fantezilerine ve her statükoya uydular.
Ve yalanladılar. Kendi tutkularına uydular. Oysa her şey kararlaştırılmıştır.
(Ayetler karşısında) yalana sarılıp, keyiflerine uyarlar. Ama her işin bir sonucu vardır.
Yalanladılar; kendi isteklerine ve tutkularına kapıldılar. Oysa tüm işler için yargı verilmiştir.
zaten hep yalanlıyorlar ve önyargılarının peşine düşüyorlar. Sonuçta, her hakikatin ortaya çıkmak (gibi bir huyu) var.
Yalanladılar; kendi heves ve kuruntularına uydular. Oysaki her iş ve oluş karara, ölçüye ve düzene bağlanmıştır.
Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.'
Yalan dediler, arzularına uydular. Halbuki, her iş (Allah takdirinde) yerini almıştır.
çünkü onlar kendi arzu ve heveslerine uyarak bunu yalanlamaya şartlanmışlardır. Ama her şeyin doğruluğu sonunda ortaya çıkacaktır.
Peygamberi yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Halbuki her iş, (Allah nasıl takdir ettiyse öylece) gerçekleşecek (değişmeyecek)tir.
Yalan dediler, hevalarına uydular, halbuki her emir müstekır
Yalanladılar, nefislerinin heveslerine uydular. Halbuki her iş, yerini bulacaktır (Allah'ın kararına kimse engel olamaz).
Yalanladılar ve kendi hevalarına uydular; oysa her buyruk 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır'.
(Peygamberi) tekzibetdiler. Heva (ve heves) lerine uydular. Halbuki (hayr-u şer) her iş bir gaayeye bağlıdır.
Ve yalanlayıp kendi heveslerine uyarlar. Ve her iş kararlaşmıştır.
Yalanlayıp, heveslerine uydular. Oysa her iş kararlaştırılmıştır.
Onlar hakkı yalan saydılar, heva ve heveslerine uydular. Halbuki her iş gibi bu nübüvvetin de kararlaştırılmış bir sonu elbette vardır.
Yalanladılar ve hevalarına (nefslerine hoş gelen şeylere, sonu boş arzularına) tabi oldular! (Oysa) her hükmün gereği açığa çıkacaktır!
Yalanladılar; arzularına ve tümüyle statükoya uydular.
Ve yalanladılar. Kendi tutkularına uydular. Oysa her şey kararlaştırılmıştır.
And they disbelieved, and followed their desires, and every old tradition.
And they denied, and followed their vain desires; but every matter is settled.
They have denied the truth and followed their whims and desires, but everything has its time.
They disbelieved, followed their opinions, and adhered to their old traditions.
And they disbelieved, and followed their desires, and every old tradition.
They rejected, and followed their desires, and every old tradition.