Ya da gökte olanın üzerinize taş yağdırmayacağından emin misiniz? O halde, uyarımın nasıl olduğunu yakında bileceksiniz.
Yoksa, göktekinin başınıza taş yağdırmasından emin mi oldunuz? İşte bu uyarılarımın ne olduğunu yakında anlayacaksınız.
Yoksa gökte (de) olan zatın üzerinize taş yağdırmasından güvende misiniz? Uyarımın nasıl olduğunu ileride anlayacaksınız.
Aynı şekilde, üstünüze gökten taş yağdıran bir fırtına göndermeyeceğine dair göktekinden güvence mi aldınız? Uyarının nasıl olduğunu öğreneceksiniz.
Ya da gökte olanın üzerinize taş yağdırmayacağından emin misiniz? O halde, uyarımın nasıl olduğunu yakında bileceksiniz.
Yoksa gökte olanın, üzerinize taş yağdıran şeyler göndermesine karşı güvende misiniz? Tarafımdan uyarılan kimsenin ne hale geldiğini yakında öğrenirsiniz.
"Veya Gökselin, taş savuran bir kasırgayı üzerinize göndermeyeceğine ilişkin güvenceniz mi var?" Madem öyle, yakında öğreneceksiniz; Benim uyarım nasılmış?
Veya gökte olanın, sizin ürezinize bir bela kasırgası salmayacağından emin misiniz? Artık uyarım nasıl olurmuş, o zaman anlayacaksınız.
O göktekinin, çakıl taşları taşıyan bir rüzgarı üzerinize salmayacağından emin misiniz? O zaman bileceksiniz nasılmış uyarım!
Yoksa gökte olanın üzerinize 'taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgar' göndermeyeceğinden emin misiniz? Siz o takdirde Benim uyarmam nasılmış bilip öğreneceksiniz.
Yoksa siz gökte olanın üzerinize mermiler yağdıran birini göndermesinden güvencede misiniz? O zaman tehdidimin nasıl olduğunu bilirsiniz!
Yahut, O Gökteki'nin, Benim uyarımın ne kadar (doğru) olduğunu size gösterecek olan ölümcül bir kasırgayı üstünüze salmayacağından emin olabilir misiniz?
Yahut göktekinin, üzerinize taş yağdıran rüzgar göndermeyeceğinden mi emin oldunuz? O zaman, uyarım nasılmış bileceksiniz!
Yoksa emin misiniz o Semadekinden; üzerinize bir mermiler yağdırıcı gönderivermesinden? O vakıt bilirsiniz ki nasılmış inzarım?
Yoksa siz, gökte olanın, üzerine taş yağdıran (bir fırtına) göndermeyeceğinden emin misiniz? (O zaman) tehdidimin nasıl olduğunu bileceksiniz.
Yoksa gökte olanın üzerinize 'taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgar' göndermeyeceğinden güvencede (emin) misiniz? Siz o takdirde benim uyarmam nasılmış bilip öğreneceksiniz.
Yoksa gökdeki (melek) lerin, (Allahın izniyle), üstünüze taş yağdırıcı (rüzgar) göndermesinden emin mi oldunuz? Siz (o zaman) tehdidimin nice olduğunu bileceksiniz.
Yoksa gökte olanın; başınıza taş göndermesinden emin mi oldunuz? Benim tehdidimin nasıl olduğunu yakında bileceksiniz.
Yoksa, gökte olanın üzerinize taş yağdıran bir fırtına göndermeyeceğinden güvende misiniz? Tehdidim nasılmış yakında göreceksiniz!
Yahut O'nun size taş yağdıran bir kasırga göndermesinden emin mi oldunuz? Fakat bu tehdidimin ne demek olduğunu yakında öğrenirsiniz!
Ya da semadakinin, üzerinize bir kasırga - hortum irsal etmesinden güvencede misiniz? Uyarımın anlamını bileceksiniz!
Aynı şekilde, üstünüze gökten taş yağdıran bir fırtına göndermeyeceğine dair göktekinden güvence mi aldınız? Uyarının nasıl olduğunu öğreneceksiniz.
Ya da gökte Olan'ın üzerinize taş yağdırmayacağından emin misiniz? O halde, uyarımın nasıl olduğunu yakında bileceksiniz.
Or are you secure that the One in heaven will not send upon you a violent storm Then you will know the value of the warning.
Or do you feel secure that He who is in the heaven will not send against you a storm of stones? Then you will know how is My warning!
Or do you feel secure against Him Who is in heaven releasing against you a sudden squall of stones, so that you will know how true My warning was?
Have you guaranteed that the One in heaven will not send upon you a violent storm? Will you then appreciate the value of My warning?
Or are you secure that the One in the heaven will not send upon you a violent storm? Then you will know the value of the warning.
Or are you secure that the One in heaven will not send upon you a violent storm? Then you will know the value of the warning.