Belirlenen bir süreye kadar.
- Sonra belli bir süreye kadar onu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
(21, 22) Sonra onu belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmiştik.
Bilinen bir süreye kadar.
Belirlenen bir süreye kadar.
Belli bir süreye kadar orada kaldı.
Bilinen bir süreye dek.
tabi ki önceden belirlenmiş bir süreye kadar...
Bilinen bir ölçüye/süreye kadar.
Belli bir süreye kadar;
Belirli bir vakte değin!
önceden belirlenmiş bir süreyle?
(21-22) Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk.
Ma'lum bir kadere değin
Belli bir süreye kadar.
Belli bir süreye kadar;
ma'lum bir vakta kadar.
Belli bir süreye kadar.
Belli bir süreye kadar..
(21-22) Sonra da o meni nutfesini belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik.
Malum bir kadere kadar!
Bilinen bir süreye kadar.
Belirlenen bir süreye kadar.
Until a time that is predetermined
For a known measure.
for a recognised term?
For a specific period.
Until a time that is predetermined?
Until a time that is predetermined?