Ant olsun ki Semud halkına da, "Allah'a kulluk edin." diye kardeşleri Salih'i gönderdik. Ne var ki birbirleri ile çekişen iki grup oldular.
"Andolsun ki, Allah'a kulluk edin!" demesi için Semud kavmine kardeşleri Salih'i gönderdik. Hemen birbirleriyle çekişen iki zümre oluverdiler.
Yemin olsun ki "Allah'a kulluk edin!" (demesi için) Semûd'a kardeşleri Salih'i (peygamber olarak) göndermiştik ve birdenbire birbiriyle çekişen iki gruba ayrılmışlardı.
Semud'a kardeşleri Salih'i, "ALLAH'a hizmet edin" desin diye gönderdik. Bunun üzerine, çekişen iki gruba ayrıldılar.
Ant olsun ki Semud halkına da, "Allah'a kulluk edin." diye kardeşleri Salih'i gönderdik. Ne var ki birbirleri ile çekişen iki grup oldular.
Semud'a, elçi olarak kardeşleri Salih'i gönderdik. Allah'a kulluk edin, dedik. Onlar kısa sürede birbirlerine düşman iki taraf oldular.
Gerçek şu ki, Semud'a, kardeşleri Salih'i gönderdik: "Yalnızca Allah'a hizmet edin!" Bunun üzerine, birbiriyle çekişen iki kümeye ayrıldılar.
Doğrusu Semud'a da, soydaşları Salih'i "Yalnız Allah'a kulluk edin!" desin diye göndermiştik. Fakat onlar birbiriyle çekişen iki fırkaya ayrılıverdiler.
Yemin olsun, Semud'a da kardeşleri Salih'i, şunu tebliğ etmek üzere gönderdik: "Allah'a kulluk/ibadet edin." Bir de ne görelim, onlar birbiriyle boğuşan iki fırka oluvermişler.
Andolsun, biz Semud (kavmine de) kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik. Bir de ne görsün, onlar birbirlerine düşman kesilmiş iki gruptur.
Andolsun ki, Allah'a ibadet edin diye Semud'a da kardeşleri Salih'i göndermiştik; hemen birbirleriyle çekişen iki fırka oldular.
Ve gerçek şu ki, Biz kavmine: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" desin diye Semud toplumuna (da) kardeşleri Salih'i göndermiştik; onlar, bunun üzerine, hemen birbirleriyle çekişen iki hizbe ayrıldılar.
Andolsun biz, "Allah'a kulluk edin" diye (uyarması için) Semud kavmine, kardeşleri Salih'i peygamber olarak göndermiştik. Bir de ne görsün, onlar birbiriyle çekişen iki grup olmuşlar.
Celalim hakkı için, Allaha ıbadet edin diye, Semuda da kardeşleri Salihi göndermiştik, derken bunlar iki fırka oldular çekişiyorlardı
Andolsun biz, Semud (kavmin)e de kardeşleri Salih'i: "Allah'a kulluk edin!" demesi için gönderdik. Baktı ki onlar, birbiriyle çekişen iki bölük olmuşlar.
Andolsun, biz Semud (kavmine de) kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Tanrı'ya kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik. Bir de ne görsün, onlar birbirlerine düşman kesilmiş iki gruptur.
Andolsun ki biz Semud (kavmin) e de, Allaha ibadet edin diye, biraderleri Saalihi gönderdik. Bir de ne görsün, onlar birbirleriyle çekişir iki fırka (oldular).
Andolsun ki; Semud'a da kardeşleri Salih'i; Allah'a ibadet edin, diye gönderdik. Hemen birbirleriyle çekişen iki grup oluverdiler.
Semud kavmine, Allah'a kulluk etsinler diye, kardeşleri Salih'i göndermiştik. Hemen birbirleriyle mücadele eden iki grup oluverdiler.
Bir vakit Biz Semud halkına da, yalnız Allah'a ibadet edin diye çağrıda bulunmak için kardeşleri Salih'i gönderdik.Çok geçmeden onlar birbiriyle çekişen iki bölük oluverdiler.
Andolsun ki Semud'a, kardeşleri Salih'i, "Allah'a kulluk edin!" diye irsal ettik.. . Onlar hemen birbirleriyle zıtlaşan iki grup oldular.
Semud'a kardeşleri Salih'i, 'ALLAH'a kulluk edin,' desin diye gönderdik. Bunun üzerine, çekişen iki gruba ayrıldılar.
Ant olsun ki Semud halkına da, "Allah'a kulluk edin." diye kardeşleri Salih'i gönderdik. Ne var ki birbirleri ile çekişen iki grup oldular.
And We have sent to Thamud their brother Saleh: "You shall serve God. " But they became two disputing groups.
And We sent to Thamūd their brother Ṣāliḥ: “— That you serve God,” but then were they two factions quarrelling.
To Thamud We sent their brother Salih telling them to worship Allah, and straightaway they divided in two, arguing with one another.
We have sent to Thamoud their brother Saaleh, saying, "You shall worship GOD." But they turned into two feuding factions.
And We have sent to Thamud their brother Saleh: "You shall serve God." But they became two disputing groups.
We have sent to Thamud their brother Saleh: "You shall serve God." But they became two disputing groups.