Senden önce gönderdiğimiz resullerden birçoğunu sana anlattık, birçoğunu da anlatmadık. Ve Allah, Musa'yla kelimelerle konuştu.
Bir kısım peygamberleri daha önce sana anlattık; bir kısmını ise sana anlatmadık. Allah, Musa'ya sözünü söyledi.
Daha önce sana kıssasını anlattığımız elçilere de kıssasını sana anlatmadığımız elçilere de (vahy etmiştik).* Allah Musa'ya da tam anlamıyla konuşmuştu.
Sana önceden anlattığımız elçilere ve anlatmadığımız elçilere de... Ve ALLAH Musa ile de kelimelerle konuşmuştu.
Senden önce gönderdiğimiz resullerden birçoğunu sana anlattık, birçoğunu da anlatmadık. Ve Allah, Musa'yla kelimelerle* konuştu.
Kendilerinden sana bahsettiğimiz elçiler de gönderdik, hiç bahsetmediğimiz elçiler de gönderdik. Allah, Musa ile konuştu.
Ayrıca, daha önce sana öykülerini anlattığımız elçilere ve öykülerini anlatmadığımız elçilere de. Ve Allah, Musa ile sözlerle konuştu.
tıpkı hem daha önce sana bildirdiğimiz elçiler, hem de bildirmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi; Allah'ın Musa'ya kelamını söylediği gibi...
Resuller var, hayat ve hatıralarını daha önce sana anlattık; resuller var, hayat ve hatıralarını sana anlatmadık. Allah, Musa'ya kelime kelime söz söylemişti.
Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Allah, Musa ile de konuştu.
Ve gerek sana önceden kendilerini anlattığımız peygamberleri, gerekse anlatmadığımız peygamberleri gönderdiğimiz, hem de Allah'ın Musa'ya kelam söylemesi gibi.
ve hem daha önce sana bildirdiğimiz (öteki) elçilere, hem de bahsetmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi: ve Allahın Musaya sözünü söylediği gibi;
Daha önce kıssalarını sana anlattığımız peygamberler gönderdik. Anlatmadığımız (nice) peygamberler de gönderdik. Allah, Musa ile de doğrudan konuştu.
Hem gerek sana evvelce naklettiğimiz Resulleri, ve gerek nakletmediğimiz Resulleri gönderdiğimiz gibi, hem de Allahın Musaya kelam söylemesi gibi
Daha önce sana anlattığımız elçilere ve sana anlatmadığımız elçilere de (vahyetmiştik). Ve Allah Musa'ya da konuşmuştu.
Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Tanrı, Musa ile de konuştu.
Öyle peygamberler (gönderdik ki) kıssalarını hakıykat önceden sana bildirdik. (Yine) öyle peygamberler (Yolladık ki) sana onların kıssalarını haber vermedik. Allah Musaya da hıtaab ile konuşdu.
Kıssalarını daha önce sana anlattığımız peygamberlerle, kıssasını sana anlatmadığımız peygamberlere de. Ve Allah Musa ile konuşmuştur.
Daha önce sana anlattığımız Peygamberlere ve anlatmadığımız Peygamberlere de (vahyettik). Allah Musa ile de doğrudan doğruya konuşmuştu.
Durumlarını sana daha önce anlattığımız nice elçiler gönderdik. Anlatmadığımız nice elçiler de gönderdik. Allah Musa'ya da hitab ederek konuştu.
Daha önce sana hikayelerini anlattığımız veya anlatmadığımız Rasullere de (vahyettik).. . Allah Musa'ya kelime kelime konuştu.
Sana önceden anlattığımız elçilere ve anlatmadığımız elçilere de... Ve ALLAH Musa ile de kelimelerle konuşmuştu.
Senden önce gönderdiğimiz elçilerden birçoğunu sana anlattık, birçoğunu da anlatmadık. Ve Allah, Musa'yla kelimelerle konuştu.
And messengers of whom We have narrated to you from before, and messengers We have not narrated to you; and God spoke to Moses directly.
And messengers We have related to thee before, and messengers We have not related to thee, — and God spoke to Moses with speech —
There are Messengers We have already told you about and Messengers We have not told you about; and Allah spoke directly to Musa –
Messengers we have told you about, and messengers we never told you about. And GOD spoke to Moses directly.
And messengers of whom We have told to you from before, and messengers We have not told to you; and God spoke to Moses directly.
Messengers of whom We have narrated to you from before, and messengers We have not narrated to you; and God spoke to Moses directly.