O, ancak bütün insanlık için bir zikirdir.
Bu Kur'an sadece alemlere bir öğüttür.
O (Kur'an) ancak âlemler için bir hatırla(t)madır.
"Bu, tüm dünyaya bir mesajdır."
O, ancak bütün insanlık için bir zikirdir.*
Benim anlattığım (Kur'an), herkesin işine yarayacak doğru bilgidir
"O, evrenler için yalnızca bir öğretidir!"
Ne ki bu (vahiy), bütün alemler için serapa bir uyarıdır:
Bu, alemler için bir Zikir'den başka şey değildir.
"O (Kur'an), alemler için yalnızca bir zikir (öğüt ve hatırlatma)dır."
O (Kur'an) bütün alemler için sırf bir zikir, bir öğüttür.
Bu (ilahi kelam), bütün alemler için ancak bir öğüt ve uyarıdır.
"Bu Kur'an, alemler için ancak bir öğüttür."
O sırf bir zikir, bir öğüttür bütün alemin için
"O (Kur'an), ancak bütün alemlere öğüttür."
"O (Kuran), alemler için yalnızca bir zikir (öğüt ve hatırlatma)dır."
"O (Kur'an) alemlere bir öğüdden başka (bir şey) değildir".
Bu, ancak alemler için bir zikirdir.
Bu (Kur'an) ancak, alemler için bir hatırlatmadır.
Bu Kur'an, ancak bütün milletler için bir derstir.
"O, alemler (insanlar) için bir hatırlatmadan başka değildir. "
'Bu, tüm dünyaya bir mesajdır.'
O, ancak bütün insanlık için bir zikirdir.*
"It is but a reminder for the worlds. "
“It is only a reminder to all mankind,
It is simply a reminder to all the worlds.
"This is a reminder for the world.
"It is but a reminder for the worlds."
"It is but a reminder for the worlds."