"Allah'ın çocuğu oldu." diyorlar. Onlar, kesinlikle yalancıdırlar.
"Allah doğurdu" diyorlar. Şüphesiz onlar yalancıdırlar.
(151, 152) Dikkat edin! Şüphesiz ki yalan uydurarak "Allah çocuk edindi!" diyorlar. Şüphesiz ki onlar yalancıdır.
"ALLAH doğurdu." Onlar yalancıdırlar.
"Allah'ın çocuğu oldu." diyorlar. Onlar, kesinlikle yalancıdırlar.
"Allah'ın çocuğu vardır..." Onlar kesinlikle yalancıdırlar.
"Allah, oğul edindi!" Aslında, onlar, kesinlikle yalancıdır.
"Allah doğurdu!" Onlar var ya onlar, kesinlikle yalan söylüyorlar.
"Allah doğurdu!" Vallahi onlar yalancıdırlar.
"Allah doğurdu." Onlar, hiç şüphesiz, muhakkak yalan söyleyenlerdir.
Allah doğurdu, derler. Ve bunlar gerçekten yalancıdırlar.
"Allah (bir erkek çocuk) doğurdu" diyorlar; onlar elbette yalan söylüyorlar;
(151-152) İyi bilin ki onlar kendi uydurmaları olarak, "Allah çocuk sahibi oldu" diyorlar. Onlar elbette yalan söylüyorlar.
"Allah doğurdu" derler ve elbette bunlar yalancıdırlar
"Allah doğurdu." Onlar elbette yalancıdırlar.
"Tanrı doğurdu." Onlar, hiç şüphesiz, muhakkak yalan söyleyenlerdir.
(151-52) Haberin olsun ki onlar hakıykaten yalan söyleyerek, her halde, "Allah doğurdu" derler! Onlar elbette yalancıdırlar.
Allah doğurdu. Hiç şüphesiz onlar yalancılardır.
(151-152) Bak, onlar nasıl da uydurarak, "Allah'ın oğlu oldu" diyorlar. Gerçekten onlar yalancıdırlar.
(151-152) Haberiniz olsun ki onlar sırf iftira ederek "Allah doğurdu" derler. Onlar yalancıların ta kendileridirler.
"Allah doğurdu (Allah'ın oğlu dediler)! Muhakkak ki onlar kesinlikle yalancılardır!"
'ALLAH doğurdu.' Onlar yalancıdırlar.
"Allah doğurdu." diyorlar. Onlar, kesinlikle yalancıdırlar.
"The son of God. " And they are liars.
“God has begotten,” and they are liars.)
‘Allah has given birth’. They are truly liars.
"GOD has begotten a son." Indeed, they are liars.
"The son of God." And they are liars.
"The son of God." They are liars.