"Biziz biz, tesbih edenler."
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve inna | ve elbette biziz | |
2 | lenehnu | muhakkak biz | |
3 | l-musebbihune | o tesbih edenler | سبح |
"Elbette Allah'ı noksan sıfatlardan uzak tutarız."
Şüphesiz ki biz (Allah'ı) tesbih edenleriz (yüceltenleriz)."
Biz, anıp yüceltenleriz.
"Biziz biz, tesbih* edenler."
Hepimiz Allah'ın emrinden çıkmayan kimseleriz."
"Kuşkusuz, yüceltenleriz!"
yine biziz (O'nun) yüceliğini dile getirenler, elbet biz!"
O durmadan tespih edenler elbette biziz.
"Biziz, o tesbih edenler de, gerçekten biziz."
elbette biziz o tesbih edenler, biziz." Derler
ve şüphesiz biz de O'nun sınırsız şanını yüceltiriz!"
"Şüphesiz biz (Allah'ı) tespih edip yüceltenleriz."
Ve biz elbette biz o tesbih edenleriz
"Biziz, o tesbih edenler, biz."
"Biziz, o tesbih edenler de, gerçekten biziz."
Biziz o tesbih edenler de mutlak biz.
Ve muhakkak ki biz; tesbih edenleriz.
Ve yine biz, tesbih ediciler biziz.
Allah'ı zikredip O'nu tenzih edenler biziz."
"Muhakkak ki biz, evet biziz o tespih edenler (işlevlerini yerine getirmek suretiyle kulluğunu ifa edenler {tespihin anlamı}). "
Biz, anıp yüceltenleriz.
Biziz biz, tesbih* edenler.
And we are the ones that glorify.
“And we are the givers of glory.”
We are those who glorify. ’
We have duly glorified (our Lord).
"And we are the ones that glorify."
We are the ones that glorify.