Erhan Aktaş - Kerim Kur'an

Samiri: "Ben, onların anlamadıkları şeyi anladım. Resulün öğretisinden az bir şey almıştım işte onu bıraktım. Bunu, bana nefsim hoş gösterdi." dedi.

قَالَ بَصُرْتُ بِمَا لَمْ يَبْصُرُوا بِه۪ فَقَبَضْتُ قَبْضَةً مِنْ اَثَرِ الرَّسُولِ فَنَبَذْتُهَا وَكَذٰلِكَ سَوَّلَتْ ل۪ي نَفْس۪ي
Kale basurtu bi ma lem yabsuru bihi fe kabadtu kabdaten min eserir resuli fe nebeztuha ve kezalike sevvelet li nefsi.
#kelimeanlamkök
1kalededi kiقول
2besurtuben gördümبصر
3bimaşeyleri
4lem
5yebsuruonların görmedikleriبصر
6bihionda
7fekabedtusonra aldımقبض
8kabdetenbir avuçقبض
9min-nden
10eserieseri-اثر
11r-rasuliElçininرسل
12fenebeztuhave onu attımنبذ
13ve kezalikeve böyle (yapmayı)
14sevvelethoş gösterdiسول
15libana
16nefsinefsimنفس
  • Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali

    Samiri, "Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Bunu ziynet eşyalarının eritildiği potaya attım. Bunu böyle nefsim bana hoş gösterdi" dedi.

  • Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir

    O da "Ben onların göremediği (bir gerçeği) gördüm. Elçinin mesajından bir kısmını aldım ve onu attım. İşte böyle, bunu nefsim bana hoş gösterdi." demişti.

  • Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi

    Dedi ki, "Onların görmediğini gördüm, elçinin öğretisinden bir kısmını alıp attım. Böyle uygun gördüm."

  • Erhan Aktaş Kerim Kur'an

    Samiri: "Ben, onların anlamadıkları şeyi anladım. Resulün öğretisinden az bir şey almıştım işte onu bıraktım. Bunu, bana nefsim hoş gösterdi." dedi.

  • Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali

    Samiri dedi ki "Ben onların göremediklerini görmüş, senin yoluna sıkı sıkıya bağlanmıştım. Ama onu daha sonra hayatımdan çıkardım; hepsi bu. Canım böyle istedi."

  • Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek

    "Onların görmediklerini gördüm. Elçinin izinden bir tutam alarak attım. Böylesi, benliğime daha güzel göründü!"

  • Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an

    O dedi ki: "Ben (bu) işe onların bakmadıkları bir gözle baktım; bu nedenle de Elçi'nin (İnanç sisteminden) etkili bir parçayı çekip aldım ve kaldırıp attım: zira güdülerim beni böyle yapmaya sevk etti."

  • Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali

    Samiri dedi: "Onların görmediklerini gördüm. Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Nefsim bana böylesini hoş gösterdi."

  • Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

    Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi."

  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Samiri: "Ben onların görmediklerini gördüm de Resülün izinden bir avuç toprak avuçlayıp attım, nefsim bana böyle hoş gösterdi." dedi.

  • Muhammed Esed Kur'an Mesajı

    "Ben onların göremediği bir şeyi gördüm; ve bu yüzden, Elçi'nin öğretilerinden bir tutam aldım ve onu fırlatıp attım; içimde bir şey böyle (yapmaya) itti beni."

  • Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

    Samiri, şöyle dedi: "Ben onların görmediği şeyi gördüm. Elçinin izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Böyle yapmayı bana nefsim güzel gösterdi."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    ben dedi, onların görmediklerini gördüm de Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım, ve bana nefsim böyle hoş gösterdi

  • Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    (Samiri): "Ben dedi, onların görmediklerini gördüm. Elçinin eserinden bir avuç aldım da attım; nefsim bana böyle (yapmayı) hoş gösterdi."

  • Gültekin Onan

    Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi."

  • Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim

    O da (şöyle) dedi: — "Ben onların görmediklerini gördüm. Binaen'aleyh o peygamberin izinden bir avuç (toprak) alıb onu (erimiş hulliyyatın içine) atdım. Bunu bana nefsim hoş gösterdi böyle".

  • İbni Kesir

    O da: Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Ve bunu ziynet eşyasının eritildiği potaya attım. Nefsim bana bunu hoş gösterdi, dedi.

  • Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

    O da: -Onların görmedikleri bir şey gördüm ve elçinin izinden bir avuç avuçladım ve onu attım. İşte nefsim bunu bana hoş gösterdi. dedi.

  • Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali

    "Ben," dedi, onların görmedikleri bir şeyi gördüm. O resul'ün izinden bir avuç toprak alıp onu potanın içine attım. İşte böylece nefsim böyle yapmayı bana hoş gösterdi."

  • Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü

    (Samiri) dedi ki: "Onların algılayamadıklarını ben fark ettim! Rasulün eserinden (bildirdiği B sırrı kuvvesini kullanarak) birazcık aldım da onu (altınların eridiği karışıma) attım.. . İşte böylece nefsim, (hakikatimden gelen kuvveyi) açığa çıkarmaya teşvik etti. "

  • Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi

    Dedi ki, 'Onların görmediğini gördüm, elçinin öğretisinden bir kısmını alıp attım. Böyle uygun gördüm.'

  • Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an

    Samiri: "Ben, onların anlamadıkları şeyi anladım. Rasulün izinden bir avuç avuçladım ve sonra da onu attım. Bunu, bana nefsim hoş gösterdi." dedi.

  • Progressive Muslims

    He said: "I noticed what they did not notice, so I took a handful from where the messenger was standing, and I cast it in. This is what my soul inspired me to do."

  • Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation

    Said he: “I saw what they saw not; so I took a handful from the track of the Messenger, and did throw it; and thus my soul enticed me.”

  • Aisha Bewley

    He said, ‘I saw what they did not see. So I gathered up a handful from the Messenger’s footprints and threw it in. That is what my inner self urged me to do.’

  • Rashad Khalifa The Final Testament

    He said, "I saw what they could not see. I grabbed a fistful (of dust) from the place where the messenger stood, and used it (to mix into the golden calf). This is what my mind inspired me to do."

  • The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation

    He said: "I noticed what they did not notice, so I took a handful from where the messenger was standing, and I cast it in. This is what my soul inspired me to do."

  • Edip-Layth Quran: A Reformist Translation

    He said, "I noticed what they did not notice, so I took a portion from the teaching of the messenger, and I cast it away. This is what my person inspired me to do."