İşte bu, Din Günü'nde onların ziyafetleridir.
- Onun üzerine kaynar sudan içeceksiniz. Onu susuz develerin içişi gibi içeceksiniz. İşte, yargı günü onların ziyafeti böyle olacaktır.
Hesap gününde onların ağırlanması(!) böyle (olacak)tır!
Yargı gününde işte böyle ağırlanacaklardır.
İşte bu, Din Günü'nde onların ziyafetleridir.
Bu, her şeyin karşılığını bulacağı günde onlara verilen ziyafettir!
Yargı Günü'ndeki ziyafetleri, işte böyledir.
Hesap Günü onların ağırlanışı işte böyle olacak.
Din gününde ağırlanışları böyledir.
İşte bu, onların din (hesap ve ceza) gününde şölenleridir.
İşte ceza gününde onların konuklukları (ağırlanışları) böyledir!
Hesap Günü onların karşılanışı işte böyle olacak!
İşte bu hesap ve ceza gününde onlara ziyafetleridir.
İşte bu onların konuklukları o din günü (ceza günü)
İşte ceza gününde onların ağırlanışı böyledir.
İşte bu, onların din (hesap ve ceza) gününde şölenleridir.
İşte ceza günü onlara (çekilecek) ziyafet budur!
İşte ceza günü onlara sunulacak ziyafet budur.
Hesap günü onların ziyafeti budur.
Din (sistemin - Sünnetullah'ın gerçekliğinin fark edildiği) gününde, onların nüzulü (onlarda açığa çıkacak olan) işte budur!
Yargı gününde işte böyle ağırlanacaklardır.
İşte bu, din gününde onların ziyafetleridir.
Such is their share on the Day of Judgment.
This is their welcome on the Day of Judgment.
This will be their hospitality on the Day of Judgment!’
Such is their share on the Day of Judgment.
Such is their share on the Day of Recompense.
Such is their share on the day of Judgment.