Hayır, kesinlikle bildiği gibi değil, kesinlikle o hutameye atılacak.
- Hayır! Andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır. Hutame'nin ne olduğunu bilir misin? Allah'ın, tutuşturulmuş, kalplerin cıdarına işleyen ateşidir. Onlar, bu ateşin içinde uzatılmış sütunlara bağlanmış haldeyken o ateş, üzerlerine kapatılmıştır.
Hayır! Şüphesiz ki o, Hutame'ye atılacaktır.
Asla; onu Hutama'ya atacağım.
Hayır, kesinlikle bildiği gibi değil, kesinlikle o hutameye atılacak.
Yok, yok o, kesinlikle Hutame'ye atılacaktır.
Hayır, asla! Kesinlikle, çökerten cezaya atılacaktır.*
Hayır, aksine o kırıp geçiren ve iliklere işleyen bir ateşin dibine savrulacak;
Hayır, iş, sandığı gibi değil! Yemin olsun ki fırlatılıp atılacaktır o kırıp geçirene, yalayıp yutana/Hutame'ye.
Hayır; andolsun o, 'hutame'ye atılacaktır.
Hayır, andolsun ki, o Hutame'ye (cehenneme) atılacaktır!
Hayır, tersine, (öteki dünyada) çökerten bir azaba terk edilecektir o!
Hayır! Andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır.
Hayır celalim hakkı için atılacaktır o (tamuya) hutameye
Hayır, andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır.
Hayır; andolsun o, 'hutame'ye atılacaktır.
Hayır, O, andolsun (hor ve hakir) "Hutame" ye (tamuya) atılacak.
Hayır; andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır.
Hayır, Kesinlikle o hutameye atılacak.
Hayır! (Vazgeçsin bu hülyadan, malı kendisini kurtaramaz) Mutlaka o Hutame'ye fırlatılır.
Hayır, (iş sandığı gibi değil)! Yemin olsun ki o, Hutame'ye (insanı darmadağın edip göçertene) atılacaktır.
Asla; onu Hutama'ya atacağım.
Hayır, kesinlikle bildiği gibi değil, kesinlikle o hutameye atılacak.
Never! He will be thrown into the Destroyer.
No, indeed! He will be cast into the Crusher.
No indeed! He will be flung into the Shatterer.
Never; he will be thrown into the Devastator.
Never! He will be thrown into the Destroyer.
Never! He will be thrown into the Hutama.