De ki: "Felak'ın Rabb'ine sığınırım."
De ki: Ben, ağaran sabahın Rabbine sığınırım.
De ki: "(Şunların şerrinden) ağaran sabahın* Rabbine sığınırım:
De ki: "Şafağın Efendine sığınırım."
De ki: "Felak'ın* Rabb'ine sığınırım."
De ki "Sığınırım, bölerek yaratmanın* sahibine!
De ki: "Gündoğumunun Efendisine sığınırım!"
(Ey muhatab!) de ki: "sığınırım ben (yokluk gecesini) yararak varlığı çıkaran sabahın Rabbine:
De ki: "Yarılan karanlıktan çıkan sabahın Rabbine/yarılışlardan fışkıran oluşun Rabbine sığınırım!
De ki: Sabahın Rabbine sığınırım.
De ki: "Sığınırım o sabahın Rabbine,
De ki: "Sığınırım ben yükselen şafağın Rabbine,
(1-5) De ki: "Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım."
De ki: Sığınırım Rabbına o Felakın
De ki: Sığınırım ben, karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran Rabbe;
De ki: Sabahın rabbine sığınırım.
De ki: Sabaahın Rabbine sığınırım,
De ki: Tanyerini ağartan Rabba sığınırım.
De ki: -Mahlukatın Rabbine sığınırım.
De ki: Sabahın Rabbine sığınırım:
De ki: "Sığınırım Felak'ın (karanlığı yarıp aydınlığa kavuşturan nurun) Rabbine"
De ki, 'Şafağın Rabbine sığınırım.'
De ki: "Felak'ın* Rabb'ine sığınırım.
Say: "I seek refuge with the Lord of the dawn,"
Say thou: “I seek refuge in the Lord of the Daybreak
Say: ‘I seek refuge with the Lord of Daybreak,
Say, "I seek refuge in the Lord of daybreak.
Say: "I seek refuge with the Lord of the rising dawn,"
Say, "I seek refuge in the Lord of the dawn,"