Yine de yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın iyilikseverliği ve bağışlayıcılığı olmasaydı elbette kaybedenlerden olurdunuz.
Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Allah'ın iyiliği ve merhameti üzerinizde olmasaydı, manen iflas etmiş olacaktınız.
Ondan sonra sözünüzden dönmüştünüz. Allah'ın iyiliği ve merhameti sizin üzerinize olmasaydı, şüphesiz ki zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Fakat bundan sonra da yüz çevirdiniz. ALLAH'ın size bol nimeti ve merhameti olmasaydı kaybederdiniz.
Yine de yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın iyilikseverliği ve bağışlayıcılığı olmasaydı elbette kaybedenlerden olurdunuz.
Sonra bunun ardından yüz çevirmiştiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın ikramı ve iyiliği olmasaydı, kaybedenlere karışır giderdiniz.
Sonra, işte bunun ardından döndünüz. Allah'ın lütfu ve O'nun rahmeti üzerinizde olmasaydı, kesinlikle yitime uğramış olurdunuz.
Bunun ardından bir kez daha sözünüzden döndünüz. Eğer Allah size lutfedip acımasaydı, kesinlikle kaybetmiştiniz.
Bunun ardından da yüz çevirip döndünüz. Eğer Allah'ın size lütfu ve rahmeti olmasaydı, kesinlikle hüsrana uğrayanlardan olacaktınız,
Siz ise, bundan sonra da yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın üzerinizdeki fazlı (lütuf ve ihsanı) ve rahmeti olmasaydı, siz gerçekten hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Sonra onun arkasından yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın lütuf ve rahmeti olmasaydı her halde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Ama siz ondan sonra sözünüzden döndünüz! Eğer Allah'ın size lütfu ve merhameti olmasaydı kendinizi muhakkak ziyana uğrayanlar arasında bulurdunuz.
Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Allah'ın bol nimeti ve merhameti olmasaydı, herhalde ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
sonra onun arkasından yüz çevirdiniz, eğer üzerinize Allahın fazl-ü rahmeti olmasa idi her halde hüsrana düşenlerden olurdunuz
Ardından yine dönmüştünüz; eğer Allah'ın size iyiliği ve merhameti olmasaydı, elbette ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
Siz ise bundan sonra da yüz çevirdiniz / döneklik ettiniz (tevelleytüm). Tanrı'nın üzerinizdeki fazlı ve rahmeti olmasaydı kaybedenlerden / hüsrana uğrayanlardan / kendini aldatanlardan / aldatılanlardan (hasiriyn) olurdunuz.
Sonra onun (Tevratı kabul edişinizin) arkasından yine yüz çevirmişdiniz. İşte eğer üzerinizde Allanın fazl-u rahmeti olmasaydı elbette maddi ve ma'nevi en büyük zarara uğrayanlardan olacakdınız (mahvolacakdınız).
Sonra o sözü müteakip yine yüz çevirdiniz. Eğer üstünüzde Allah'ın fazlu rahmeti olmasaydı hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Bundan sonra yine yüz çevirmiştiniz; eğer Allah'ın size bol nimet ve merhameti olmasaydı, elbette hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın lütuf ve merhameti olmasaydı elbette hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Oysa bunun ardından yine yüz çevirip eski halinize döndünüz! Allah'ın fazlı ve rahmeti olmasa kesin hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Fakat bundan sonra da yüz çevirdiniz. ALLAH'ın size bol nimeti ve merhameti olmasaydı kaybederdiniz.
Yine de yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın iyilikseverliği ve bağışlayıcılığı olmasaydı elbette kaybedenlerden olurdunuz.
Then you turned away after this. And had it not been for God's favour upon you and His mercy, you would have been of the losers.
Then you turned away after that; and were it not for the bounty of God upon you and His mercy, you would have been among the losers.
Then after that you turned away, and were it not for Allah's favour to you and His mercy, you would have been among the lost.
But you turned away thereafter, and if it were not for GOD's grace towards you and His mercy, you would have been doomed.
Then you turned away after this. And had it not been for the grace of God upon you and His mercy, you would have been of the losers.
Then you turned away after this. Had it not been for God's favor upon you and His mercy, you would have been of the losers.