Erhan Aktaş - Kerim Kur'an

Hani, bir zaman İmran'ın hanımı: "Rabbim! Karnımdaki hür bırakılmış olanı sana adadım. Benden kabul et. Kuşkusuz, Sen Her Şeyi Duyan'sın, Her Şeyi Bilen'sin." demişti.

اِذْ قَالَتِ امْرَاَتُ عِمْرٰنَ رَبِّ اِنّ۪ي نَذَرْتُ لَكَ مَا ف۪ي بَطْن۪ي مُحَرَّراً فَتَقَبَّلْ مِنّ۪يۚ اِنَّكَ اَنْتَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ
İz kalet imraetu ımrane rabbi inni nezertu leke ma fi batni muharraran fe tekabbel minni, inneke entes semiul alim.
#kelimeanlamkök
1izhani
2kaletidemişti kiقول
3mraetukarısıمرا
4imraneİmran'ın
5rabbiRabbimربب
6innişüphesiz ben
7nezertuadadımنذر
8lekesana
9maolanı
10fi
11betnikarnımdaبطن
12muharrarantam hür olarakحرر
13fetekabbelkabul buyurقبل
14minnibenden
15innekeşüphesiz
16entesen
17s-semiuişitensinسمع
18l-alimubilensinعلم
  • Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali

    İmran'ın eşi şöyle demişti: "Ey Rabbim! Karnımdaki çocuğu hür/erkek bir insan olarak sırf sana adıyorum. Adağımı kabul buyur. Şüphesiz hakkıyla işiten ve bilen sensin."

  • Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir

    İmran'ın hanımı* şöyle demişti: "Rabbim! Karnımdakini özgür olarak sana adadım. (Bunu) benden kabul et! Şüphesiz ki yalnızca sen duyansın; bilensin."

  • Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi

    İmran'ın karısı demişti ki: "Efendim, karnımdakini tamamıyla sana adadım, adağımı kabul buyur. Sen İşitensin, Bilensin."

  • Erhan Aktaş Kerim Kur'an

    Hani, bir zaman İmran'ın hanımı: "Rabbim! Karnımdaki hür bırakılmış olanı sana adadım. Benden kabul et. Kuşkusuz, Sen Her Şeyi Duyan'sın, Her Şeyi Bilen'sin." demişti.

  • Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali

    Bir gün İmran'ın karısı şöyle dedi: "Sahibim! Karnımda olanı, bağımsız olarak* sana adadım; benden kabul et! Dinleyen de bilen de Sen'sin!"

  • Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek

    İmran'ın karısı, şöyle demişti: "Efendim! Aslında, karnımdakini, özgürce Sana adadım; kabul et. Kuşkusuz, Sen, Duyansın; Bilensin!"

  • Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an

    Hani İmran'ın kadını demişti ki: "Rabbim! Karnımdaki çocuğu, (her tür iç ve dış ayartmalardan) özgür olarak sana adadım: Benden kabul buyur! Çünkü sen her şeyi işitensin, her şeyi bilensin.

  • Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali

    Hani, İmran'ın karısı şöyle demişti: "Rabbim, karnımdakini özgür bir biçimde sana adadım; onu benden kabul et. Kuşkusuz sen, evet sen, herşeyi duyan, herşeyi bilensin."

  • Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

    Hani İmran'ın karısı: "Rabbim, karnımda olanı, 'her türlü bağımlılıktan özgürlüğe kavuşturulmuş olarak' Sana adadım, benden kabul et. Şüphesiz işiten bilen Sensin Sen" demişti.

  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    İmran'ın karısı: "Ya Rab! Ben karnımdakini kayıtsızca sana adadım, hemen kabul et bunu benden; çünkü sadece Sensin işiten, bilen Sen!" dedi.

  • Muhammed Esed Kur'an Mesajı

    Bir vakit İmran ailesinden bir kadın, "Ey Rabbim! Rahmimdeki (çocuğumu) Senin hizmetine adayacağıma söz veriyorum. Benden bunu kabul et: Doğrusu, yalnız Sen, her şeyi duyan, her şeyi bilensin!" diye (Rabbine) seslenmişti.

  • Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

    Hani, İmran'ın karısı, "Rabbim! Karnımdaki çocuğu sırf sana hizmet etmek üzere adadım. Benden kabul et. Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin" demişti.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Imranın haremi dediği vakit: "Ya rabbi! ben karnımdakini her kayıddan azade olarak sana adadım, hemen kabul buyur benden, çünkü bir sensin işiden bilen sen"

  • Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    İmran'ın karısı demişti ki: "Rabbim, karnımda olanı tam hür olarak sana adadım, benden kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin."

  • Gültekin Onan

    Hani İmran'ın karısı "Rabbim, karnımda olanı, 'her türlü bağımlılıktan özgürlüğe kavuşturulmuş olarak' Sana adadım, benden kabul et. Şüphesiz işiten, bilen Sensin Sen" demişti.

  • Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim

    Hani İmran'ın karısı: "Rabbim, karnımdakini azadlı bir kul olarak sana adadım. Benden olan bu (adağ) ı kabul et. Şübhesiz (niyazımı) hakkıyle işiden, (niyyetimi) kemaliyle bilen Sensin Sen" demişdi.

  • İbni Kesir

    Hani, İmran'ın karısı: Rabbım karnımdakini hür olarak Sana adadım, benden kabul buyur. Doğrusu Sensin Sen, Semi, Alim, demişti.

  • Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

    Hani İmran'ın karısı: -Rabbim karnımda olanı sadece sana hizmet etmek üzere adadım, benden kabul buyur. Şüphesiz sen, hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin demişti.

  • Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali

    Hani bir vakit İmran'ın hanımı şöyle demişti: "Ya Rabbi, karnımda taşıdığım çocuğumu sana adadım, her türlü bağdan azade olarak senin yoluna hizmet edecektir. Adağımı lütfen kabul buyur. Şüphesiz (duaları işiten, niyetleri bilen) semi ve alim yalnız Sen'sin!"

  • Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü

    Hani İmran'ın karısı: "Rabbim karnımdaki çocuğu herhangi bir şarta bağlı olmaksızın sana adadım; benden kabul buyur. Muhakkak ki sen, Semi'sin, Aliym'sin. "

  • Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi

    İmran'ın karısı demişti ki: 'Rabbim, karnımdaki (bebeği) tamamiyle sana adadım, adağımı kabul buyur. Sen İşitensin, Bilensin.'

  • Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an

    Hani, bir zaman İmran'ın hanımı: "Rabbim! Karnımdakini kendi isteğimle sana adadım.* Benden kabul et. Kuşkusuz, Sen Her Şeyi Duyan ve Her Şeyi Bilen'sin." demişti.

  • Progressive Muslims

    When the wife of Imran said: "My Lord, I have vowed to You what is in my womb, dedicated, so accept from me, You are the Hearer, the Knower. "

  • Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation

    When the wife of ʿImrān said: “My Lord: I have vowed to Thee what is in my womb in consecration, so accept Thou from me; Thou art the Hearing, the Knowing.”

  • Aisha Bewley

    descendants one of the other. Allah is All-Hearing, All-Knowing.

  • Rashad Khalifa The Final Testament

    The wife of Amram said, "My Lord, I have dedicated (the baby) in my belly to You, totally, so accept from me. You are Hearer, Omniscient."

  • The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation

    When the wife of Imran said: "My Lord, I have vowed to You what is in my womb, devoted, so accept from me, You are the Hearer, the Knower."

  • Edip-Layth Quran: A Reformist Translation

    When the wife of Imran said, "My Lord, I have vowed to You what is in my womb, dedicated, so accept it from me. You are the Hearer, the Knower."