İnsana nimet verdiğimiz zaman, yüz çevirip yan çizer. Kendisine bir kötülük dokunduğu zaman da bol bol dua ederek yardım ister.
İnsana bir nimet verdiğimizde nankörlük edip yüz çevirir;fakat ona bir kötülük dokununca da yalvarıp durur.
Biz o (nankör) insana nimet verdiğimizde yüz çevirip yan çizer.*Kendisine bir şer dokunduğu zaman da uzun yakarışta bulunur.
İnsana bir nimet verdik mi, yüz çevirip yan çizer. Başına bir kötülük geldiğinde ise yalvarıp durur.
İnsana nimet verdiğimiz zaman, yüz çevirip yan çizer.* Kendisine bir kötülük dokunduğu zaman da bol bol dua ederek yardım ister.
İnsana iyilik etsek yan çizip kendini kenara çeker. Başına bir sıkıntı gelince de yalvarır durur.
İnsana nimet verdiğimizde, yüz çevirir ve yan çizer. Ona bir kötülük dokunduğunda ise hemen uzun yakarışlara başlar.
Ne zaman insana nimetlerimizi bahşetsek yüz çevirir ve yan çizer; ne zaman da başına bir musibet gelse, başlar yalvar yakar uzun uzadıya dualar okumaya.
İnsana nimet verdiğimizde yüz çevirir, yan yatar. Kendisine şer dokununca, hemen duaya koyulur.
İnsana nimet verdiğimiz zaman, yüz çevirir ve yan çizer; ona bir şer dokunduğu zaman ise, artık o, geniş (kapsamlı ve derinlemesine) bir dua sahibidir.
Evet, insana bir nimet verdiğimiz zaman yan büker, başının tuttuğuna gider, bildiği gibi hareket eder. Kendisine bir kötülük de dokunuverdi mi artık enine boyuna duaya dalar.
Ne zaman insana nimetlerimizi bağışlasak yan çizer ve (Bizi anmaktan) uzaklaşır, başına bir kötülük gelince de hemen dualar okumaya başlar!
İnsana nimet verdiğimizde yüz çevirir ve yan çizer. Başına bir kötülük gelince de yalvarmaya koyulur.
Evet insana ni'met verdiğimiz vakıt yan büker, başının tuttuğuna gider de kendisine şer dokunuverdi mi artık enine boyuna duaya dalar
İnsana bir ni'met verdik mi yüz çevirir; yan çizer. Ona bir şer dokundu mu yalvarıp durur.
İnsana nimet verdiğimiz zaman, yüz çevirir ve yan çizer; ona bir şer dokunduğu zaman ise, artık o, geniş (kapsamlı ve derinlemesine) bir dua sahibidir.
İnsana ni'met verdiğimiz vakit (şükürden) yüz çevirir, nefsi ondan uzaklaşır. Ona bir şer dokunduğu zaman ise artık o, geniş (bol) bir düa saahibidir.
İnsana nimet verdiğimiz zaman yüz çevirir, yan çizer. Başına bir fenalık gelince de uzun uzun yalvarır.
İnsana bir nimet verdiğimizde yüz çevirir ve büyüklük taslar. Bir kötülük dokunduğu zaman hemen yalvarmaya başlar.
Biz insana nimet verdiğimizde o, şükürden yüz çevirir, başını alır uzaklaşır. Fakat kendisine sıkıntı dokununca, bir de bakarsın uzun uzun yalvarır durur.
İnsana bir nimet verdiğimizde yüz çevirir ve döner uzaklaşır! Kendisine şerr dokunduğunda ise, hemen çokça dua edicidir.
İnsana bir nimet verdik mi, yüz çevirip yan çizer. Başına bir kötülük geldiğinde ise yalvarıp durur.
İnsana nimet verdiğimiz zaman, yüz çevirip yan çizer.* Kendisine bir kötülük dokunduğu zaman da bol bol dua ederek yardım ister.
And when We bless the human being, he withdraws and turns away, and when he suffers any adversity, he implores in long prayers!
And when We favour man, he turns away and distances himself; but when evil touches him, then is he full of long supplication.
When We grant blessing to a man, he turns away and draws aside but when any evil touches him, he is full of endless prayers!
When we bless the human being, he turns away, and drifts farther and farther away, and when he suffers any affliction, he implores loudly.
And when We bless man, he withdraws and turns away, and when he suffers any adversity, then he implores at length!
When We bless the human being, he withdraws and turns away, and when he suffers any adversity, he implores in long prayers!