Erhan Aktaş - Kerim Kur'an

İhtiyaç sahiplerini göz ardı ederek erkenden gittiler.

وَغَدَوْا عَلٰى حَرْدٍ قَادِر۪ينَ
Ve gadev ala hardin kadirin.
#kelimeanlamkök
1ve gadevve erkenden gittilerغدو
2ala
3hardinengellemeyeحرد
4kadirinegüçleri yettiği haldeقدر
  • Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali

    - Amaçlarına ulaşacaklarından emin olarak erkenden gittiler. Harap olmuş bostanı gördüklerinde kimileri, "Biz yanlış yere geldik" dediler. Kimileri de, "Hayır, biz mahvolmuşuz" dediler. İçlerinden en feraset sahibi, "Ben size, niçin Allah'ı anmıyorsunuz, dememiş miydim?" dedi!"

  • Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir

    Her şeye güçleri yetermiş (gibi) çok erken davranıp (bahçeye gelmişlerdi).

  • Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi

    Sonuçtan emin bir halde erken vardılar.

  • Erhan Aktaş Kerim Kur'an

    İhtiyaç sahiplerini göz ardı ederek erkenden gittiler.

  • Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali

    Karar verdikleri gibi erkenden hırsla oraya vardılar.

  • Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek

    Ve kararlı olarak, sabah erkenden vardılar.

  • Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an

    Sabah erkenden, güçleri her şeye yetermiş havasıyla yola koyuldular.

  • Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali

    Sadece engellemeye, şiddete güçleri yeten kişiler olarak erkenden vardılar.

  • Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

    (Yoksulları) Engellemeye güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.

  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Sadece engelleme gücüne sahip (bir tavırla) erkenden gittiler.

  • Muhammed Esed Kur'an Mesajı

    ve amaçlarına ulaşmaya kararlı bir şekilde erkenden kalkıp gittiler.

  • Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

    (Yoksullara yardım etmeğe) güçleri yettiği halde (böyle söyleyerek) erkenden yola çıktılar.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Sırf bir men'a güçleri yeterek erkenden gittiler.

  • Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali

    Devşirebileceklerini umarak erkenden gittiler.

  • Gültekin Onan

    (Yoksulları) Engellemeye güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.

  • Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim

    (Fakirleri) men'e (sanki) gücleri yetecek adamlar tavriyle erkenden gitdiler.

  • İbni Kesir

    Güçleri yetermiş gibi erkenden gittiler.

  • Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı

    Varlıklı oldukları halde (muhtaçları) engellemek için erken yola çıktılar.

  • Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali

    Yoksulları engelleme azmi içinde ilerlediler.

  • Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü

    Yoksulları engellemeye güçleri yeterek gittiler.

  • Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi

    Sonuçtan emin bir halde erken vardılar.

  • Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an

    İhtiyaç sahiplerini göz ardı ederek erkenden gittiler.

  • Progressive Muslims

    And they went, ready to harvest.

  • Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation

    And they went early, determined upon their purpose.

  • Aisha Bewley

    They left early, intent on carrying out their scheme.

  • Rashad Khalifa The Final Testament

    They were so absolutely sure of their harvest.

  • The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation

    And they went, ready to harvest.

  • Edip-Layth Quran: A Reformist Translation

    They went, ready to harvest.