Onlar, salatlarında devamlıdırlar.
- Ancak şunlar, böyle değildir: Namaz kılanlar, -ki onlar namazlarında devamlıdırlar-.
Onlar salâtlarında (ibadetlerinde) devamlı olanlardır.
Onlar ki salatlarını kaçırmazlar;
Onlar, salatlarında* devamlıdırlar.
Onlar, namazını sürekli kılanlar,
Onlar, namazlarında süreklidir.
Onlar ki namazlarında titiz ve devamlıdırlar.
Bunlar, namazlarında süreklidirler.
Ki onlar, namazlarında süreklidirler.
Onlar ki, namazlarına devam ederler.
(ve) namazlarında devamlı ve kararlı olanlar;
Onlar, namazlarına devam eden kimselerdir.
Onlar ki namazlarına müdavimdirler
Onlar ki: Namazlarını sürekli kılarlar (aksatmazlar).
Ki onlar, namazlarında süreklidirler.
(22-23) (Fakat şunlar) öyle değil: Namaz kılanlar ki onlar namazlarına devam edenlerdir.
Onlar ki; namazlarında daimdirler.
Onlar, namazlarında/salatlarında daimidirler.
(22-23) Ancak namazlarını devamlı kılanlar böyle değildir.
Onlar ki sürekli salattadırlar (sürekli Allah'a yönelişlerini muhafaza ederler)!
Onlar ki namazlarını kaçırmazlar;
Onlar, salatlarında* devamlıdırlar.
Who are always maintaining their contact-method.
Those who are constant in their duty,
and are constant in it;
Who always observe their contact prayers (Salat).
Who always observe their contact prayer.
Who are always maintaining their support/contact prayers.