Biz insana, anne ve babasına çok iyi davranmasını öğütledik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle bıraktı. Onun taşınması ve ayrılması otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaştığı ve kırk yaşını tamamladığında: "Ey Rabbim! Bana, anne ve babama bağışladığın nimetlerin karşılığında şükretmede ve hoşnut olacağın işler yapmada beni başarılı kıl. Ve soyuma da düzgün ve düzeltici olmayı nasip et. Kuşkusuz ben, Sana yöneldim. Ve kuşkusuz ben, Sana teslim olanlardanım." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve vessayna | ve biz tavsiye ettik | وصي |
2 | l-insane | insana | انس |
3 | bivalideyhi | ana babasına | ولد |
4 | ihsanen | iyilik etmesini | حسن |
5 | hamelethu | onu taşıdı | حمل |
6 | ummuhu | anası | امم |
7 | kurhen | zahmetle | كره |
8 | ve vedeathu | ve doğurdu onu | وضع |
9 | kurhen | zahmetle | كره |
10 | ve hamluhu | taşınması ise | حمل |
11 | ve fisaluhu | ve sütten kesilmesi | فصل |
12 | selasune | otuz | ثلث |
13 | şehran | aydır | شهر |
14 | hatta | nihayet | |
15 | iza | zaman | |
16 | belega | erdiği | بلغ |
17 | eşuddehu | güçlü çağına | شدد |
18 | ve belega | ve varınca | بلغ |
19 | erbeiyne | kırk | ربع |
20 | seneten | yaşına | سنو |
21 | kale | dedi | قول |
22 | rabbi | Rabbim | ربب |
23 | evzia'ni | beni sevk eyle | وزع |
24 | en | ||
25 | eşkura | şükretmeğe | شكر |
26 | nia'meteke | ni'metine | نعم |
27 | lleti | ||
28 | en'amte | verdiğin | نعم |
29 | aleyye | bana | |
30 | ve ala | ve | |
31 | velideyye | anama babama | ولد |
32 | ve en | ve | |
33 | ea'mele | yapmağa | عمل |
34 | salihen | yararlı işler | صلح |
35 | terdahu | razı olacağın | رضو |
36 | ve eslih | ve salahı devam ettir | صلح |
37 | li | benim için | |
38 | fi | içinde | |
39 | zurriyeti | zürriyetim | ذرر |
40 | inni | şüphesiz ben | |
41 | tubtu | yüz tuttum | توب |
42 | ileyke | sana | |
43 | ve inni | ve elbette ben | |
44 | mine | ||
45 | l-muslimine | teslim olanlardanım | سلم |
Biz insana, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi, onu sıkıntı çekerek karnında taşımış ve sıkıntı çekerek doğurmuştur. Onu taşıması ve sütten kesmesi otuz ay sürmektedir. İnsan erişkinlik çağına gelip, kırk yaşına ulaşınca şöyle dedi: "Ey Rabbim! Bana ve anne babama verdiğin nimete şükretmemi ve hoşnut olacağın iyi ameller yapmamı bana nasip et! Benim soyumdan iyi insanlar yetiştir. Ben sana yöneldim ve ben sana teslim olanlardanım."
Biz insana, ana babasına iyilik etmesini emrettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi otuz aydır. Sonunda insan, yetişkinlik çağına ve kırk yaşına varınca der ki: "Rabbim! Bana ve ana babama verdiğin nimet(ler)e şükretmemde ve razı olacağın iyi iş(ler) yapmamda beni başarılı kıl! Benim için de soyumda iyiliği devam ettir! Ben sana döndüm. Elbette ki ben müslümanlardanım."
Biz insana, ana ve babasına iyilik etmesini öğütledik. Anası onu zahmetle taşır, zahmetle doğurur. Ana karnında taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet olgunluk çağına erince ve kırk yaşına varınca: "Efendim, bana, anama ve babama verdiğin nimete şükretmeye ve razı olacağın yararlı işler yapmaya beni yönelt. Benim soyumu islah et. Ben tövbe edip, sana teslim olanlardanım" demelidir.
Biz insana, anne ve babasına çok iyi davranmasını öğütledik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle bıraktı. Onun taşınması ve ayrılması otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaştığı ve kırk yaşını tamamladığında: "Ey Rabbim! Bana, anne ve babama bağışladığın nimetlerin karşılığında şükretmede ve hoşnut olacağın işler yapmada beni başarılı kıl. Ve soyuma da düzgün ve düzeltici olmayı nasip et. Kuşkusuz ben, Sana yöneldim. Ve kuşkusuz ben, Sana teslim olanlardanım." dedi.
Biz insana, ana babasına iyi davranma görevi yükledik. Anası onu zahmetle taşımış ve zahmetle doğurmuştur. Onu (bir insan olarak) taşımasıyla sütten kesmesi otuz ay sürer. Ne zaman ki güçlü ve kuvvetli hale gelir ve kırk yaşına da erişirse der ki "Ey Rabbim! Fırsat ver de bana ve ana babama verdiğin nimetlere karşılık görevlerimi yerine getireyim. Razı olacağın iyi işler yapayım. Soyumdan gelenleri de benim için iyi evlatlar eyle. Ben sana döndüm, sana tam teslim olanlardanım."
İnsana, annesine ve babasına iyilikten ayrılmaması öğüdünü verdik. Annesi, zorlukla onu taşıdı ve zorlukla doğurdu. Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Sonunda, erginlik çağına erişip kırk yaşına vardığında. şöyle der: "Efendim! Beni, bana ve anne-babama verdiğin nimetlere şükretmeye ve hoşnut olacağın erdemli edimler yapmaya yönlendir. Soyumu da erdemli olanlar arasına kat! Kuşkusuz, pişman olarak Sana yöneldim. Çünkü kuşkusuz, ben, teslim olanlar arasındayım!"
Biz insana anne babasına karşı iyi davranması talimatını ilettik: annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz ayı buldu. Nihayet tam olgunluğa erişip kırk yaşına ulaştığında "Rabbim!" der, "Bana ve ana babama sevk ettiğin nimetler için şükretmemi ve rızanı kazanacak iyi ve yararlı işler yapmamı nasip eyle; ve bana bağışladığın neslimi de iyilikte daim eyle: işte ben yüzümü Sana döndüm ve artık ben sana teslim olanlardan biriyim!"
Biz insana, anne babasına çok iyi davranmasını önerdik. Annesi onu zahmetle taşıdı, zahmetle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet, yiğitlik çağına gelip kırk yıla erdiğinde şöyle der: "Rabbim; beni, bana ve ebeveynime verdiğin nimete şükretmeye, hoşnut olacağın iyi bir iş yapmaya yönelt! Soyum içinde, benim için barışı gerçekleştir. Sana yöneldim ben, sana teslim olanlardanım ben!"
Biz insana, 'anne ve babasına' iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet güçlü (erginlik) çağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca, dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim için soyumda salahı ver. Gerçekten ben tevbe edip Sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım."
Biz o insana anne babasına güzel davranmayı tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle karnında taşıdı ve zahmetle doğurdu. Onun taşınması ile sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaşıp kırk yaşına girdiği zaman: "Ey Rabbim, beni öyle yönlendir ki, bana ve anama babama verdiğin nimetine şükredeyim ve hoşnut olacağın iyi bir iş yapayım. Soyumdan gelenleri de benim için iyi kimseler eyle. Çünkü ben, gerçekten tevbe ile Sana yüz tuttum ve ben gerçek müslümanlardanım." der.
İmdi, insana emrettiğimiz (fiillerin en güzellerinden biri,) anne babasına karşı iyi davranmasıdır. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu; annesinin onu taşıması, onun anneye bağımlılığı otuz ayı buldu. Nihayet tam olgunluğa erişip kırk yaşına vardığında o, (dürüst ve erdemli biri olarak) "Ey Rabbim!" diye yakarır, "Bana ve anne babama lütfettiğin nimetler için ebediyyen şükretmemi ve Senin kabulüne mazhar olacak (şekilde) doğru ve yararlı şeyler yapmamı nasip et; benim soyuma (da) iyilik bağışla. Gerçek şu ki pişmanlık içinde Sana döndüm, elbette ben Sana teslim olanlardanım!"
Biz, insana anne babasına iyi davranmayı emrettik. Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesilme süresi (toplam olarak) otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der: "Bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et. Neslimi de salih kimseler yap. Şüphesiz ben sana döndüm. Muhakkak ki ben sana teslim olanlardanım."
Hem biz o insana valiydeyni hakkında ihsan tavsiye ettik, anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle vaz'etti, hamliyle süd kesimi de otuz ay, nihayet kemaline irdiği ve kırk yaşına girdiği zaman "yarab! dedi: beni öyle sevk et ki bana ve anama babama in'am buyurduğun ni'metine şükredeyim ve razıy olacağın salih bir amel işliyeyim, zürriyyetim hakkında da benim için ıslah nasib eyle, çünkü ben tevbe ile cidden sana yüz tuttum ve ben gerçek müslimanlardanım
Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. (Ana karnında) Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü. Nihayet (insan) güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: "Ya Rabbi dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin ni'mete şükretmeğe, razı olacağın yararlı işler yapmağa sevk eyle. Benim için zürriyetim içinde de salahı devam ettir (benden gelecek olanları da iyi insanlar yap). Ben sana yüz tuttum ve ben (sana) teslim olanlardanım."
Biz insana, anne ve babasına iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet güçlü (erginlik) çağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim için soyumda salahı ver. Gerçekten ben tevbe edip sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım."
Biz insana ana ve babasına iyilik etmesini tavsiye etdik. Anası onu zahmetle (karnında) taşıdı. Onu zahmetle de doğurdu. Onun bu taşınması ile Sütden kesilmesi (müddeti) otuz aydır. Nihayet o, yiğitlik çağına erdiği, (hele) kırk (ıncı) yıl (ın) a ulaş (ıb da tam kemaline vardığı zaman (şöyle) demişdir: "Ey Rabbim, gerek beni, gerek ana ve babamı ni'metlendirdiğine şükretmemi, Senin raazi olacağın iyi amel (ve hareket) de bulunmamı bana ilham et. Zürriyyetim hakkında da benim için salah nasıybet. Şübhesiz ben sana döndüm. Şübhesiz ben (sana) teslim olanlardanım".
Biz; insana, anne ve babasına ihsan etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet erginlik çağına ulaşınca ve kırk yaşına varınca der ki: Rabbım bana; ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin hoşnud olacağın salih amel işlememi ilham et. Bana verdiğin gibi soyuma da salah ver. Doğrusu ben, Sana döndüm. Ve gerçekten ben, müslümanlardanım.
İnsana, anne ve babasına karşı iyi davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlük içinde taşımış ve güçlükle doğurmuştur. Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Ta ki buluğ çağına ulaştığı ve kırk yaşına eriştiği zaman: -Rabbim, bana, ana babama verdiğin nimetine şükretmemi, razı olacağın doğru işleri yapmamı bana ilham et. Benim için soyumu da ıslah et. Ben, sana tevbe ettim ve ben sana teslim olanlardanım, dedi.
Biz insana, anne ve babasına güzel muamele etmesini emrettik. Zira annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur. Çocuğun anne karnında taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet insan, gücünü kuvvetini bulup daha sonra kırk yaşına girince "Ya Rabbi!" der. "Gerek bana, gerek anneme babama lütfettiğin nimetlerine şükür yoluna beni sevk et. Senin razı olacağın makbul ve güzel iş yapmaya beni yönelt ve bana salih, dine bağlı, makbul nesil nasib eyle! Rabbim! Senin kapına döndüm, ben sana teslim olanlardanım."
Biz insana ana-babasına güzel davranmasını vasiyet ettik. Onun anası onu zahmetle taşımış ve zorlukla doğurmuştur. Onun taşınması ve onun sütten kesilmesi otuz aydır.. . Nihayet olgunluğa ulaşınca ve kırk seneye erişince dedi ki: "Rabbim. . . Bana ve ana-babama lütfun olan nimetlere şükretmemi, razı olacağın yararlı fiiller yapmamı nasip et. Benim zürriyetime de salahı nasip et. . . Ben sana tövbe ettim ve muhakkak ki ben Müslimlerdenim!"
Biz insana, ana ve babasına iyilik etmesini öğütledik. Anası onu zahmetle taşır, zahmetle doğurur. Ana karnında taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet olgunluk çağına erince ve kırk yaşına varınca: 'Rabbim, bana, anama ve babama verdiğin nimete şükretmeğe ve razı olacağın yararlı işler yapmağa beni yönelt. Benim soyumu islah et. Ben tövbe edip, sana teslim olanlardanım,' demelidir.
Biz insana, anne ve babasına çok iyi davranmasını öğütledik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle bıraktı. Onun taşınması ve ayrılması otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaştığı ve kırk yaşını* tamamladığında: "Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin nimetlere karşı, şükretmede ve Sen'in hoşnut olacağın iyi ve doğru işleri yapmada beni başarılı yap. Ve soyuma da düzgün ve düzeltici olmayı nasip et. Kuşkusuz ben, Sana yöneldim. Ve kuşkusuz ben, Sana teslim olanlardanım." dedi.
And We enjoined the human being to honour his parents. His mother bore him with hardship, gave birth to him in hardship, and his weaning lasts thirty months. Until he has attained his maturity, and reaches forty years, he says: "My Lord, direct me to appreciate the blessings You have bestowed upon me and upon my parents, and to do righteousness that pleases You. And let my progeny be righteous. I have repented to You; I am of those who have surrendered."
And We enjoined upon man: towards his parents, good conduct. His mother bore him with aversion, and brought him forth with aversion; and the bearing of him and the weaning of him is thirty months. When he has reached maturity, and reaches forty years, he says: “My Lord: direct Thou me to be grateful for Thy favour with which Thou hast favoured me and my parents, and to work righteousness pleasing to Thee; and make Thou me right in my progeny. I have turned to Thee repentant. And I am of those submitting.”
We have instructed man to be good to his parents. His mother bore him with difficulty and with difficulty gave birth to him; and his bearing and weaning take thirty months. Then when he achieves his full strength and reaches forty, he says, ‘My Lord, keep me thankful for the blessing You bestowed on me and on my parents, and keep me acting rightly, pleasing You. And make my descendants righteous. I have made tawba to You and I am truly one of the Muslims.’
We enjoined the human being to honor his parents. His mother bore him arduously, gave birth to him arduously, and took intimate care of him for thirty months. When he reaches maturity, and reaches the age of forty, he should say, "My Lord, direct me to appreciate the blessings You have bestowed upon me and upon my parents, and to do the righteous works that please You. Let my children be righteous as well. I have repented to You; I am a submitter."
And We enjoined man to do good to his parents. His mother bore him with hardship, gave birth to him in hardship, and his bearing and weaning lasts thirty months. So that, when he has reached his independence, and he has reached forty years, he says: "My Lord, direct me to appreciate the blessings You have bestowed upon me and upon my parents, and to do good work that pleases You. And let my progeny be righteous. I have repented to You; I am of those who have submitted."
We instructed the human being to honor his parents. His mother bore him with hardship, gave birth to him in hardship, and his weaning lasts thirty months. Until he has attained his maturity, and reaches forty years, he says: "My Lord, direct me to appreciate the blessings You have bestowed upon me and upon my parents, and to do righteousness that pleases You. Let my progeny be righteous. I have repented to You; I am of those who have peacefully surrendered."