"Hayır, onu şu büyükleri yapmıştır. Eğer konuşabilirlerse haydi onlara sorun!" dedi.
İbrahim, "Hayır, onu şu büyükleri yapmıştır, konuşabiliyorlarsa onlara sorun" dedi.
(İbrahim ise): "Belki de bu işi şu büyük olan yapmıştır.* Konuşabiliyorlarsa onlara sorun!" demişti.
"Hayır, o işi işte şu büyükleri yaptı. Onlara sorun, eğer konuşurlarsa!" dedi.
"Hayır, onu şu büyükleri yapmıştır. Eğer konuşabilirlerse haydi onlara sorun!" dedi.
"Belki büyükleri, şu yapmıştır. Konuşabiliyorlarsa parçalanmış olanlara sorun!" dedi.
Dedi ki: "Hayır! İşte şu büyükleri yapmıştır; eğer konuşuyorlarsa, onlara sorun!"
(İbrahim) "Hayır!" dedi, "Bunu yapsa yapsa, şu en iri-yarı olanı yapmış olmalıdır; en iyisi mi siz kendilerine sorun; tabi ki eğer cevap verebilirlerse!"
Dedi: "Hayır, ben değil. Şu büyükleri yapmıştır onu. Hadi, sorun onlara eğer konuşabiliyorlarsa!"
"Hayır" dedi. "Bu yapmıştır, bu onların büyükleridir; eğer konuşabiliyorsa, siz onlara soruverin."
(İbrahim): "Belki onu şu büyükleri yapmıştır; sorun bakalım onlara, eğer söyleyebilirlerse" dedi.
(İbrahim:) "Bu işi, belli ki, şu yapmıştır, putların en irisi yani: ama en iyisi, siz kendiniz onlara sorun; tabii, eğer konuşmasını biliyorlarsa!"
Dedi ki: "Hayır! Bunu şu büyükleri yapmıştır. Konuşabiliyorlarsa, onlara sorun bakalım!"
Belki dedi şu büyükleri yapmıştır, sorun bakalım onlara eğer söylerlerse
"Hayır dedi, (büyük putu göstererek) işte şu büyükleri yapmış; onlara sorun, eğer konuşurlarsa (!)"
"Hayır" dedi. "Bu yapmıştır, bu onların büyükleridir; eğer konuşabiliyorsa, siz onlara soruverin."
Dedi: "Belki bu işi onların şu büyüğü yapmışdır! O halde (başlarına geleni) onlara sorun, eğer söylerlerse"!
Dedi ki: Belki onu şu büyükleri yapmıştır. Konuşabiliyorsa onlara sorun.
-Hayır, onu, şu büyükleri yapmıştır. Eğer, konuşabiliyorlarsa onlara sorun, dedi.
"Belki de," dedi, "şu büyükleri yapmıştır. Eğer konuşurlarsa sorun bakalım onlara!"
(İbrahim) dedi ki: "Hayır! Onların şu büyükleri yapmıştır onu! Onlara (putlara) sorun, eğer konuşabiliyorlarsa!"
'Hayır, o işi işte şu büyükleri yaptı. Onlara sorun, eğer konuşurlarsa!,' dedi.
"Hayır, onu şu büyükleri yapmıştır. Eğer konuşabilirlerse haydi onlara sorun!" dedi.
He said: "It was the biggest one of them here who did it, so ask them, if they do speak!"
He said: “But this their great one did it; so ask them, if they speak.”
He said, ‘No, this one, the biggest of them, did it. Ask them if they are able to speak!’
He said, "It is that big one who did it. Go ask them, if they can speak."
He said: "It was the biggest one of them here who did it, so ask them, if they do speak!"
He said, "It was the biggest one of them here who did it, so ask them, if they do speak!"