Onlar, kendilerine zikir geldiği zaman onu Küfrettiler. Kuşkusuz O, yüce bir Kitap'tır.
Kendilerine geldiğinde Kur'an'ı inkar edenler de saklanamazlar. Çünkü o Kur'an eşsiz bir kitaptır.
Şüphesiz ki kendilerine zikr (Kur'an) geldiğinde onu inkâr edenler (kayıptadır). Şüphesiz ki o yüce bir kitaptır.
Kendilerine mesaj ulaştıktan sonra onu inkar edenler bilsin ki o üstün bir kitaptır.
Onlar, kendilerine zikir geldiği zaman onu Küfrettiler. Kuşkusuz O, yüce bir Kitap'tır.
Bu Zikir kendilerine gelince görmezlik edenler (ateşe atılacak olanlardır). Oysaki o, güçlü bir kitaptır.
Aslında, kendilerine öğreti geldiği zaman inkar ettiler. Kuşkusuz, O, gerçekten Üstün Kitap'tır.
Şüphesiz onlar, kendilerine ulaştığı halde bu ilahi uyarıyı inkar edenlerdendir: çünkü o, elbette pek yüce bir Kitaptır.
Onlar, o zikiri/Kur'an'ı kendilerine geldiğinde inkar ettiler. Halbuki o, eşsiz yücelikte bir Kitap'tır.
Şüphesiz, kendilerine zikir gelince onu inkar edenler (ateşin içine bırakılırlar); oysa o, aziz (şerefi yüksek, üstün) bir Kitaptır.
Onlar, O Kur'an kendilerine geldiğinde onu inkar edenlerdir. Halbuki o, benzeri bulunmaz bir kitaptır.
Gerçek şu ki, kendilerine gelen bu uyarıyı inkar edenler (var ya, işte onlar hüsrana uğrayanlardır); çünkü o yüce bir ilahi kelamdır.
Kur'an kendilerine geldiğinde onu inkar edenler mutlaka cezalarını göreceklerdir. Şüphesiz o, çok değerli ve sağlam bir kitaptır.
Onlar: o zikir kendilerine geldiği vakıt ona körlük eden mülhidler, halbuki o misli bulunmaz aziz bir kitab
Onlar, kendilerine gelen Kur'an'ı inkar ettiler. Halbuki o, öyle eşsiz bir Kitaptır,
Şüphesiz, kendilerine zikir gelince ona küfredenler (ateşin içine bırakılırlar); oysa o, aziz (şerefi yüksek, üstün) bir Kitaptır.
(Ayetlerimiz hakkında sapıklığa düşenler) o zikre (Kur'ana) — o, kendilerine gelince — küfredenler (dir ki işte bunlar şübhesiz bize gizli kalmazlar). Halbuki o, cidden sarp bir kitabdır.
Kendilerine zikir gelince; onlar onu inkar etmişlerdir. Halbuki o, aziz bir kitabdır.
Kitap kendilerine geldiğinde onu inkar ettiler. Oysa o, eşsiz bir kitaptır.
(41-42) Kendilerine gelen bu şanı yüce dersi inkar edenler elbette cezadan kurtulamazlar. Halbuki o eşsiz ve pek kıymetli bir kitaptır. Öyle bir kitaptır ki batıl ona ne önünden, ne ardından, hiç bir taraftan yol bulamaz.(Tam hüküm ve hikmet sahibi, bütün hamdlerin ve övgülerin sahibi) o Hakim ve Hamid tarafından indirilmiştir.
Gerçekten, kendilerine gelen hakikatlerini hatırlatıcıyı inkar edenlerdir! Muhakkak ki O (hakikatlerini hatırlatıcı - zikir), Aziyz bir BİLGİdir!
Kendilerine mesaj ulaştıktan sonra onu inkar edenler bilsin ki o üstün bir kitaptır.
Onlar, kendilerine zikir geldiği zaman onu yalanladılar. Kuşkusuz O, yüce bir Kitap'tır.
Surely, those who have rejected the Reminder when it came to them; and it is an Honourable Scripture.
Those who deny the remembrance when it has come to them. And it is a mighty Writ
Those who reject the Remembrance when it comes to them – truly it is a Mighty Book;
Those who have rejected the Quran's proof when it came to them, have also rejected an Honorable book.
Those who have rejected the Reminder when it came to them; and it is an Honorable Book.
Surely, those who have rejected the Reminder when it came to them; and it is an Honorable book.