Allah'ın Resul'üne verdiği fey'e gelince, siz onlar için ne at koşturdunuz ne de deve! Fakat Allah; Resul'üne, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. Allah, Her Şeye Güç Yetiren'dir.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve ma | ve şey ise | |
2 | efa'e | verdiği | فيا |
3 | llahu | Allah'ın | |
4 | ala | ||
5 | rasulihi | Elçisine | رسل |
6 | minhum | onlardan (ganimetlerden) | |
7 | fema | ||
8 | evceftum | siz sürmediniz | وجف |
9 | aleyhi | onun üzerine | |
10 | min | ||
11 | haylin | bir at | خيل |
12 | ve la | ve ne de | |
13 | rikabin | deve | ركب |
14 | velakinne | fakat | |
15 | llahe | Allah | |
16 | yusellitu | musallat eder | سلط |
17 | rusulehu | elçilerini | رسل |
18 | ala | üzerine | |
19 | men | kimselerin | |
20 | yeşa'u | dilediği | شيا |
21 | vallahu | Allah | |
22 | ala | üzerine | |
23 | kulli | her | كلل |
24 | şey'in | şey | شيا |
25 | kadirun | kadirdir | قدر |
Allah'ın onların mallarından Peygamberine verdiği ganimetlere gelince; siz bu malları elde etmek için ne at koşturdunuz, ne de deve. Fakat Allah peygamberlerini dilediği kimselere galip kılar. Allah'ın gücü her şeye yeter.
Allah'ın, onlardan (mallardan sorumluluğunu Elçisine) verdiği şeyler için siz at ve deve koşturmamıştınız. Fakat Allah elçilerini dilediği kişilere üstün kılar. Allah her şeye gücü yetendir.
ALLAH'ın onlardan alıp elçisine verdikleri için, siz at ve deve sürmediniz; ama ALLAH elçisini dilediğinin üstüne gönderir. ALLAH her şeye kadirdir.
Allah'ın Resul'üne verdiği fey'e gelince, siz onlar için ne at koşturdunuz ne de deve! Fakat Allah; Resul'üne, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. Allah, Her Şeye Güç Yetiren'dir.
Ey inanıp güvenenler! Allah'ın elçisine fey olarak verdiği şeyler için siz, ne at ne de deve koşturdunuz. Ama Allah, elçilerini, tercih ettiği kimselere üstün kılar. Allah, her şeye ölçü koyar.
Ve Allah'ın, onlardan alarak Kendi elçisine aktardıklarına gelince; onun için at veya deve sürmüş değilsiniz. Fakat Allah, dilediği kimselerin üzerine, Kendi elçilerini gönderir. Çünkü Allah, her şeye Gücü Yetendir.
Yine Allah'ın, o kimselerden alıp Elçisi'nin tasarrufuna verdiği kansız ve zahmetsiz savaş gelirleri; üstelik (onu ele geçirmek için) ne atlı ne de develi akınlar düzenlemiş de değildiniz; ne var ki Allah, elçilerini dilediğinin başına sarar: ve Allah her şeye güç yetirendir.
Allah'ın onlardan resulüne aktardığı ganimetlere gelince, siz onun için ne at bindiniz ne deve sürdünüz; ama Allah, resullerini dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeyi yapmakta sonsuz kudret sahibidir.
Onlardan Allah'ın elçisine verdiği "fey'e" gelince, ki siz buna karşı (bunu elde etmek için) ne at, ne deve sürdünüz. Ancak Allah, elçilerini dilediklerinin üstüne musallat kılar. Allah, her şeye güç yetirendir.
Allah'ın onlardan peygamberine tahvil buyurduğu (verdiği) fey'e (gelire) gelince siz ona ne at sürdünüz, ne de deve. Fakat Allah, peygamberlerini dilediği kimselere musallat kılar. Allah, herşeye gücü yetendir.
Yine (hatırlayın!) Düşmandan (ganimet olarak) ne alındıysa Allah hepsini Elçisi'ne devretti, onu (elde etmek) için at veya deve sevk etmek zorunda kalmadınız ama Allah elçilerini kimi dilediyse onlara üstün kılar; Allah dilediğini yapmaya kadirdir.
Onların mallarından Allah'ın, savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar için siz, at ya da deve koşturmuş değilsiniz. Fakat Allah, peygamberlerini, dilediği kimselerin üzerine salıp onlara üstün kılar. Allah'ın her şeye hakkıyla gücü yeter.
Allahın Resulüne onlardan tahvil buyurduğu fey'e gelince siz ona ne at debrettiniz ne rikab velakin Allah Resullerini dilediği kimselere musallat kılar ve Allah her şey'e kadirdir
Allah'ın, onlardan Elçisine verdiği ganimetlere gelince, siz (onu elde etmek için) onun üzerine ne at ne de deve sürdünüz. Fakat Allah, elçilerini, dilediği kimselerin üzerine salar (onlara üstün getirir). Allah her şeyi yapabilir.
Onlardan Tanrı'nın elçisine verdiği feye gelince, ki siz buna karşı (bunu elde etmek için) ne at ne deve sürdünüz. Ancak Tanrı, elçilerini dilediklerinin üstüne musallat kılar. Tanrı, her şeye güç yetirendir.
Allahın onlar (ın malların) dan peygamberine verdiği "feyi" (e gelince:) Siz bunun üzerine ne ata, ne deveye binib koşmadınız. Fakat Allah peygamberlerini dileyeceği kimselere musallat eder. Allah her şey'e hakkıyle kaadirdir.
Allah'ın peygamberine verdiği fey'e gelince; siz onun için ne bir at, ne de bir deve sürdünüz. Fakat Allah; peygamberine, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. Allah; her şeye kadirdir.
Allah'ın onların mallarından peygambere verdiği şeyler için siz ne at ne de deve koşturdunuz. Fakat Allah, Peygamberine dilediğine karşı üstünlük verir. Allah'ın her şeye gücü yeter.
Allah'ın, daha önce onlara ait olup Peygamberine ganimet olarak nasib ettiği mallara gelince, siz onun için ne at, ne de deve koşturmadınız. Fakat Allah, resullerini dilediği kimselere, savaş külfeti ve zahmeti olmaksızın galip getirir. Allah her şeye kadirdir.
Allah'ın onlardan Rasulüne verdiği ganimete gelince, siz onun için ne bir at koşturdunuz ve ne de bir deveye bindiniz! Ne var ki Allah, Rasullerini dilediği kimsenin üzerine yönlendirir! Allah her şey üzerine Kaadir'dir.
ALLAH'ın onlardan alıp elçisine verdikleri için, siz at ve deve sürmediniz (savaşmadınız); ama ALLAH elçisini dilediğinin üstüne gönderir. ALLAH her şeye kadirdir.
Allah'ın Rasul'üne verdiği fey'e gelince, siz onlar için ne at koşturdunuz ne de deve! Fakat Allah; Rasul'üne, dilediği kimselere karşı üstünlük verir. Allah, Her Şeye Güç Yetiren'dir.
And what God provided to His messenger, without you having to battle for it on horses or on foot, was because God sends His emissaries against whomever He wills. And God is capable of all things.
And what God gave in spoil to His messenger from them: you spurred not for it any horse or camel, but God gives His messengers authority over whom He wills; and God is over all things powerful.
Whatever booty from them Allah has given to His Messenger – and you spurred on neither horse nor camel in its acquisition, but Allah gives power to His Messengers over anyone He wills, Allah has power over all things –
Whatever GOD restored for His messenger was not the result of your war efforts, whether you fought on horses or on foot. GOD is the One who sends His messengers against whomever He wills. GOD is Omnipotent.
And what God provided to His messenger, without you having to battle for it on horses or on foot, was because God sends His emissaries against whoever He wills. And God is capable of all things.
What God provided to His messenger, without you having to battle for it on horses or on foot, was because God sends His messengers against whomever He wills. God is capable of all things.