Rabb'inin buyruğunu yerine getirdiği zaman,
- Gökyüzü parçalara ayrıldığında, tabiatı gereği Rabbine kulak verdiğinde,
Rabbin(in emrin)e kulak verip (hüküm) gerçekleştirildiği(nde),
Ve doğal yapısı gereğince Efendisine kulak verdiği zaman.
Rabb'inin buyruğunu yerine getirdiği zaman,
Rabbini dinlediği ve görevini yaptığı onaylandığı sırada*.
Ve yaratılışı gereği, Efendisine boyun eğdiğinde.
yani Rabbine kulak verdiğinde ve sonuç alındığında,
Ve Rabbini dinleyip de hakkın belirişine araç kılındığı zaman!
Ve 'kendi yaratılışına uygun' Rabbine boyun eğdiği zaman;
ve Rabbini dinleyip haklandığında,
tabiatı gereği Rabbine boyun eğdiğinde;
(1-2) Gök yarıldığı ve Rabbine boyun eğdiği zaman -ki ona yaraşan budur-,
Ve rabbını dinleyip haklandığı vakıt
Kendisine yaraştığı üzere Rabbini(n buyruğunu) dinlediği zaman!
Ve 'kendi yaratılışına uygun' rabbine boyun eğdiği zaman;
(1-2) Gök yarıldığı, (yarılmakda da) Rabbini dinleyib boyun eğdiği zaman, ki gök zaten buna layık olarak yaratılmışdır.
Ve Rabbına boyun eğdiğinde. Ki o, zaten boyun eğecektir.
Rabbine boyun eğdiği zaman.. Ki ona yaraşan da budur.
Ve hep yapageldiği gibi, Rabbinin buyruğunu dinlediği zaman...
Rabbini dinleyip boyun eğdiğinde -ki Hak budur!
Ve doğal yapısı gereğince Rabbine kulak verdiği zaman.
Rabb'inin buyruğunu yerine getirdiği zaman,
And it allowed its Lord, and was ready.
And hearkens to its Lord, as it must,
hearkening to its Lord as it is bound to do!
It will submit to its Lord and expire.
And it admits its Lord, and is ready.
Attends to its Lord, and is ready.