Gerçek şu ki; iman edip salihatı yapanlara gelince, Biz, iyi bir iş yapan hiç kimsenin yaptığını karşılıksız bırakmayız.
İman edip de iyi davranışlarda bulunanlar bilmelidirler ki biz, güzel iş yapanların ödülünü vermemezliketmeyiz.
İman edip iyi işler yapanlar (bilmelidir ki), biz güzel iş yapanların ödülünü boşa çıkarmayacağız.*
Gerçeği onaylayıp erdemli davrananlara gelince, elbette biz iyi işlerde bulunanların ödülünü yitirmeyiz.
Gerçek şu ki; iman edip salihatı* yapanlara gelince, Biz, iyi bir iş yapan hiç kimsenin yaptığını karşılıksız bırakmayız.
İnanıp güvenen ve iyi işler yapanlar bilsinler ki biz, güzel işler yapanların ödülünü eksiltmeyiz.
Aslında, inanmış olarak erdemli edimler yapanlar; kuşkusuz, güzel edimler yapanları ödülsüz bırakmayız.
Ne ki, iman eden ve (o imana uygun) değerler üreten kimselere gelince: Şu kesin ki Biz, güzel bir eylem ortaya koyanın emeğini asla zayi etmez.
İman edip hayra ve barışa yönelik ameller sergileyenlere gelince, kuşkusuz ki biz, güzel iş yapanların ödülünü yitirmeyeceğiz.
Şüphesiz iman edip salih amellerde bulunanlar ise; biz gerçekten en güzel davranışta bulunanın ecrini kayba uğratmayız.
İman edip iyi iyi amel işleyenlerin, şüphesiz ki, Biz öyle güzel işler yapanların mükafatını zayi etmeyiz.
(Ama) imana erip de dürüst ve erdemli davrananlara gelince: iyi ve güzel olanı yapmakta sebat gösterenlerin emeğini elbette zayi etmeyiz:
Gerçek şu ki, iman edip iyi işler yapanlara gelince, elbette biz iyi iş yapanların ecrini zayi etmeyiz.
Amma iyman edip salih salih ameller işliyenler, şüphe yok ki biz öyle güzel amel işliyenin ecrini zayi' etmeyiz
Onlar ki inandılar ve iyi işler yaptılar; elbette biz işi güzel yapanın ecrini zayi etmeyiz.
Şüphesiz inanıp salih amellerde bulunanlar ise; biz gerçekten en güzel davranışta bulunanın ecrini kayba uğratmayız.
İman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlarla gelince:) Biz, şübhe yok ki, iyi amel ve hareket edenin mükafatını zaayi etmeyiz.
Muhakkak ki iman edip, salih amel işleyenlere gelince; muhakkak ki Biz; iyi hareket edenlerin ecrini zayi etmeyiz.
İman edip, doğruları yapanlar, elbette biz, iyi hareket edenlerin ecrini zayi etmeyiz.
İman edip güzel ve yararlı işler yapanlara gelince, şu bir gerçek ki Biz güzel iş yapanların işlerini asla zayi etmeyiz.
Muhakkak ki (Allah ismiyle işaret edilenin Esma özellikleriyle zahir oluşuna, Ahad - Samed oluşuna) iman edip imanın gereği olan düzgün çalışmalar yapanlar var ya; doğrusu iyi çalışmalarının karşılığını asla boşa çıkarmayız!
İnanıp erdemli davrananlara gelince, elbette biz iyi işlerde bulunanların ödülünü yitirmeyiz.
Gerçek şu ki; iman edip salihatı* yapanlara gelince; Biz, iyi bir iş yapan hiç kimsenin yaptığını karşılıksız bırakmayız.
Those who believe and do good works, We do not waste the reward of those who have done well.
Those who heed warning and do righteous deeds: We cause not to be lost the reward of one who does good works;
But as for those who have iman and do right actions, We will not let the wage of good-doers go to waste.
As for those who believe and lead a righteous life, we never fail to recompense those who work righteousness.
Those who believe and do good works, We do not waste the reward of those who have done good work.
Those who acknowledge and promote reforms, We do not waste the reward of those who have done well.