Yeryüzünde olanların tamamı ve bir o kadarı daha, Kafirlerin olsa ve Kıyamet Günü'nün azabından kurtulmak için bunları karşılık olarak verseler, bu onlardan asla kabul edilmeyecektir. Onlar için elem verici bir azap vardır.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | inne | şüphesiz | |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | keferu | inkar eden(ler) | كفر |
4 | lev | eğer | |
5 | enne | şüphesiz | |
6 | lehum | kendilerinin olsa | |
7 | ma | olanların | |
8 | fi | ||
9 | l-erdi | yeryüzünde | ارض |
10 | cemian | hepsi | جمع |
11 | ve mislehu | ve onun bir katı daha | مثل |
12 | meahu | onunla beraber | |
13 | liyeftedu | fidye verseler | فدي |
14 | bihi | onu | |
15 | min | ||
16 | azabi | azabına karşılık | عذب |
17 | yevmi | gününün | يوم |
18 | l-kiyameti | kıyamet | قوم |
19 | ma | ||
20 | tukubbile | kabul edilmez | قبل |
21 | minhum | kendilerinden | |
22 | velehum | ve onlar için vardır | |
23 | azabun | bir azab | عذب |
24 | elimun | acıklı | الم |
Şüphe yok ki kafirler, yeryüzündeki her şey ve bunun yanında bir o kadarı da kendilerinin olsa, kıyamet gününün azabından kurtulmak için onu fidye verseler, onlardan asla kabul edilmez. Onlar için acı bir azap vardır.
Şüphesiz ki kâfir olanlar, yeryüzündeki her şey ve bununla bir o kadarı daha kendilerinin olsa ve kıyamet gününün azabından dolayı onu fidye vermek isteseler de onlardan (asla) kabul edilmemiş (olacak)tır. Onlar için elem verici bir azap vardır.
İnkarcılar, yeryüzündekilerin hepsine ve bir o kadarına da sahip olsalardı ve onları diriliş gününün azabından kurtulmak için fidye verselerdi kendilerinden kabul edilmezdi. Onlara acıklı bir azap var.
Yeryüzünde olanların tamamı ve bir o kadarı daha, Kafirlerin olsa ve Kıyamet Günü'nün azabından kurtulmak için bunları karşılık olarak verseler, bu onlardan asla kabul edilmeyecektir. Onlar için elem verici bir azap vardır.
Ayetleri görmezden gelenlere (kafirlere) gelince, yeryüzündeki her şey hatta bir o kadarı daha ellerinde olsa ve (mezardan) kalkış gününün azabından kurtulmak için fidye olarak verseler kabul edilmeyecektir. Onların hak ettiği acıklı bir azaptır.
Kuşkusuz, yeryüzünde bulunanların tümü ve yanında bir o kadarı daha nankörlük edenlerin olsa, Yeniden Yaratılış Günü'nün cezasına karşı kurtulmalık olarak verseler kabul edilmez. Çünkü onlar için, acı bir ceza vardır.
Kuşkusuz inkarda direnenler, eğer yeryüzündeki her şeyi, hatta onun iki katını Kıyamet Günü'nün azabından kurtulmak için fidye olarak verseler asla kabul ettiremezler. Can yakıcı bir azap onları bekler.
Küfre batanlar var ya, yeryüzündekilerin hepsi ve yanında bir o kadarı kendilerinin olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için hepsini fidye verseler, onlardan bu bile kabul edilmez. Korkunç bir azap vardır onlar için.
Gerçek şu ki, inkar edenler, yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha onların olsa, bununla da kıyamet gününün azabından (kurtulmak için) fidye vermeye kalkışsalar, yine onlardan kabul edilmez. Onlar için acı bir azab vardır.
Şüphesiz, o küfredenler, yeryüzündekilerin hepsi ve bir o kadarı kendilerinin olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için tümünü fidye verecek olsalar, yine kendilerinden kabul edilmez. Onlara elem veren bir azap vardır.
Şüphe yok ki, hakikati inkara şartlanmış olanlar, Kıyamet Günündeki azaptan kurtulmak için yeryüzündeki her şeyi ve hatta iki kat fazlasını fidye olarak teklif etseler de kabul ettiremezler; çünkü şiddetli bir azap bekler onları.
Şüphesiz yeryüzünde olanların hepsi ve yanında bir o kadarı daha kendilerinin (kafirlerin) olsa da onu kıyamet gününün azabından kurtulmak için fidye verecek olsalar, onlardan yine kabul edilmez. Onlara elem dolu bir azap vardır.
Şübhesiz o küfredenler bütün Arzdaki ve daha bir o kadarı onların olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için fidye verecek olsalar kendilerinden kabul edilmez, onlara elim bir azab vardır
O inkar edenler var ya, eğer yeryüzünde olanların hepsi ve onun bir katı daha kendilerinin olsa da, kıyamet gününün azabından kurtulmak için (bunları) fidye verseler, kendilerinden kabul edilmez. Onlar için acı bir azab vardır.
Gerçek şu ki, kafirler, yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha onların olsa, bununla da kıyamet gününün azabından (kurtulmak için) fidye vermeye kalkışsalar, yine de onlardan kabul edilmez. Onlar için acı bir azab vardır.
O inkar edib kafir olanlar (yok mu?) eğer yer yüzünde bulunan her şey ve onun bir o kadarı daha onların olsa da kıyaamet gününün azabından (kurtulmak için) onu feda etseler yine kendilerinden kabul olunmaz. Onlar için pek acıklı bir azab vardır.
Muhakkak ki yeryüzündeki bütün şeyler ve onların bir katı daha kafirlerin olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için onu fidye olarak verseler; onlardan kabul olunmaz ve onlara elim bir azab vardır.
Doğrusu, yeryüzünde olanların hepsi ve bir misli daha kafirlerin olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için fidye verseler kabul edilmez. Onlara acı verici bir azap vardır.
Kafirler, kıyamet günü cezaları olan azaptan kurtulmaları için, dünyada olan her şeyi, bir misli fazlasıyla verseler dahi kendilerinden kabul edilmez. Onlara can yakıcı bir azap vardır.
Hakikati inkar edenlere gelince; eğer yeryüzünde bulunanların hepsi ve bir o kadarı da beraber onların olsa da kıyamet sürecinin azabından kurtulmak için onu fidye verseler, onlardan bu asla kabul edilmez! Onlar için üzücü azap vardır.
İnkarcılar, yeryüzündekilerin hepsine ve bir o kadarına da sahip olsalardı ve onları diriliş gününün azabından kurtulmak için fidye verselerdi kendilerinden kabul edilmezdi. Onlara acıklı bir azap var.
Yeryüzünde olanların tamamı ve bir o kadarı daha, gerçeği yalanlayan nankörlerin olsa ve Kıyamet Günü'nün azabından kurtulmak için bunları fidye olarak verseler, bu onlardan asla kabul edilmeyecektir. Onlar için elem verici bir azap vardır.
Those who have rejected, if they had all that is on Earth and the same again with it to ransom against the retribution of the Day of Resurrection, it will not be accepted from them; and they will have a painful retribution.
Those who ignore warning: were they to have all that is in the earth and the like thereof with it to seek to ransom themselves thereby from the punishment on the Day of Resurrection, it would not be accepted from them; and they have a painful punishment.
As for those who are kafir, if they had everything on the earth and the same again with it to ransom themselves from the punishment of the Day of Rising, it would not be accepted from them. They will have a painful punishment.
Certainly, those who disbelieved, if they possessed everything on earth, even twice as much, and offered it as ransom to spare them the retribution on the Day of Resurrection, it would not be accepted from them; they have incurred a painful retribution.
Those who have rejected, if they had all that is on the earth and the same again with it to ransom against the retribution of the Day of Resurrection, it will not be accepted from them; and they will have a painful retribution.
Those who have rejected, if they had all that is on earth and the same again with it to ransom against the retribution of the day of Resurrection, it will not be accepted from them; and they will have a painful retribution.