Tek olarak yarattığım kişiyi Bana bırak.
- Tek olarak yarattığım, kendisine geniş servet ve gözü önünde duran oğullar verdiğim, kendisi için nimetleri serdikçe serdiğim o kişiyi bana bırak!
Tek başıma yarattığımla beni baş başa bırak!
Bir birey olarak yarattığım kişiyi bana bırak.
Tek olarak yarattığım kişiyi Bana bırak.
Tek olarak yarattığım o kişiyi bana bırak!
Tek başına yarattığım kişiyi Bana bırak!
Beni tek başıma yarattığımla başbaşa bırak!
Benimle, yarattığım kişiyi baş başa bırak!
Kendisini tek olarak (ve yapayalnız) yarattığım (şu adam)ı Bana bırak;
Bana bırak temtek olarak yarattığım o herifi,
Bana bırak yalnız yarattığım o kişi(yle uğraşma)yı,
Beni, yarattığım kişiyle baş başa bırak.
Bırak bana o herifi ki yarattım da temtek
Benimle şu adamı yalnız bırak ki ben onu tek olarak yarattım.
Kendisini tek olarak (ve yapayalnız) yarattığım (şu adam)ı bana bırak;
(11-12-13-14) Bir tek (ya'ni nev'i şahsına münhasır) olarak yaratdığını, kendisine uzun boylu mal ve (yanında ve toplantılarda daima) haazır bulunmak üzere oğullar verdiğim, (yaşayışını, ömrünü, evladlarını) yaydığım (bol bol ihsan etdiğim o kafir adam) ı bana bırak.
Bırak Beni ve yarattıklarımı tek başına.
Beni, yarattığım kimse ile yalnız bırak.
(11-14) Mal ve ailesiz, tek olarak yarattığım, sonra çok çok mal, servet ve etrafında dolaşan oğullar verdiğim, her türlü imkanı önüne serdiğim, o adamın hakkından gelmeyi sen Bana bırak!
Beni, yalnız olarak yarattığımla (başbaşa) bırak;
Bir birey olarak yarattığım kişiyi bana bırak.
Tek olarak yarattığım kişiyi Bana bırak.
So leave Me alone with the one I have created.
Leave thou Me with him whom I created alone,
Leave the person I created on his own to Me alone,
Let Me deal with one I created as an individual.
So leave Me alone with he whom I have created.
So leave Me alone with the one I have created.