O halde sabret. Kuşkusuz Allah'ın verdiği söz gerçektir. Suçların için bağışlanma dile. Akşam sabah Rabb'ini hamd ile tesbih et.
O halde sabret! Çünkü Allah'ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir. Günahının bağışlanmasını iste. Akşam-sabah Rabbini övgü ile an!.
Sabret! Şüphesiz ki Allah'ın vaadi gerçektir. Günahının bağışlanmasını iste!Akşam sabah Rabbini hamd (övgü) ile tesbih et (yücelt)!
Öyleyse sabret. Çünkü ALLAH'ın sözü gerçektir. Günahların için de bağışlanma iste ve Efendini akşam sabah överek yücelt.
O halde sabret. Kuşkusuz Allah'ın verdiği söz gerçektir. Suçların için bağışlanma dile. Akşam sabah Rabb'ini hamd ile tesbih et.
Sen, sabırlı ol. Allah'ın sözü gerçektir. Günahın için de bağışlanma dile; akşamleyin ve sabahın erken vakitlerinde her şeyi güzel yaptığından dolayı Rabbine (Sahibine) ibadet et.
Artık, dirençli ol. Allah'ın sözünü verdiği kesinlikle gerçektir. Suçların için bağışlanma dile ve akşam-sabah övgülerle yücelterek Efendini an.
Şu halde dirençli ol! Zira Allah'ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir. Hatan için af dile ve akşam sabah hamd ile Rabbinin yüceliğini dile getir!
Öyleyse sabret! Kuşkun olmasın ki, Allah'ın vaadi haktır. Günahın için af dile. Akşam ve sabah, Rabbini överek tespih et!
Şu halde sen sabret. Gerçekten Allah'ın va'di haktır. Günahın için mağfiret dile; akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et.
O halde sabret, çünkü Allah'ın va'di haktır; günahının bağışlanmasını dile ve akşam sabah Rabbini hamd ile tesbih et!
o halde sıkıntılara karşı sabırlı ol; çünkü, Allah'ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir, günahların için bağışlanma dile ve Rabbinin şanını sabah akşam yücelt.
Ey Muhammed! Sabret. Allah'ın va'di şüphesiz gerçektir. Günahının bağışlanmasını iste. Akşam sabah Rabbini hamd ederek tespih et!
O halde sabret, çünkü Allahın va'di haktır hem günahına istiğfar ve akşam, sabah rabbına hamdiyle tesbih et
Sabret, Allah'ın va'di mutlaka gerçektir. Günahına da istiğfar et ve akşam sabah Rabbini övgü ile an.
Şu halde sen sabret. Gerçekten Tanrı'nın vaadi haktır. Günahın için mağfiret dile; akşam ve sabah rabbini hamd ile tesbih et.
Şimdi sen (Habibim) sabret. Çünkü Allahın va'di gerçekdir. Günahının yarlığanmasını iste. Akşam, sabah Rabbini hamd ile (tenzih ve) tesbih et.
Şimdi sen; sabret, Allah'ın vaadi mutlaka haktır. Günahının yarlığanmasını dile, sabah akşam Rabbını hamd ile tesbih et.
Sen de sabret, kuşkusuz Allah'ın vaadi haktır. Günahların için bağışlanma dile, sabah akşam hamd ederek Rabb'ini tesbih/tenzih et.
O halde, sen sabret! Çünkü Allah'ın vaadi gerçektir. Hem günahından istiğfar et, sabah akşam Rabbine hamd ederek zikir ve ibadete devam et.
Sabret! Muhakkak ki Allah'ın vaadi haktır! Yanlışların için istiğfar et! Akşam ve sabah Rabbinin hamdi olarak tespih et!
Öyleyse sabret. Çünkü ALLAH'ın sözü gerçektir. Günahların için de bağışlanma iste ve Rabbini akşam sabah överek yücelt.
O halde sabret. Kuşkusuz Allah'ın verdiği söz gerçektir. Kusurların için bağışlanma dile. Akşam sabah Rabb'ini hamd ile tesbih et.
So be patient, for the promise of God is true, and seek forgiveness for your sin, and glorify and praise your Lord evening and morning.
So be thou patient; the promise of God is true. And ask thou forgiveness for thy transgression; and give thou glory with the praise of thy Lord evening and morning.
So remain steadfast. Allah’s promise is true. Ask forgiveness for your wrong action and glorify your Lord with praise in the evening and the early morning.
Therefore, be patient, for GOD's promise is true, and ask forgiveness for your sin, and glorify and praise your Lord night and day.
So be patient, for the promise of God is true, and seek forgiveness for your sin, and glorify and praise your Lord evening and morning.
So be patient, for the promise of God is true, and seek forgiveness for your sin, and glorify and praise your Lord at dusk and dawn.